Embark İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Embark İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Embark Nedir?

Embark, başlamak, gemiye binmek veya bir maceraya atılmak anlamına gelen bir fiildir.

Örnek Cümleler:

1. We are going to embark on a new project next week. (Gelecek hafta yeni bir projeye başlayacağız.)
2. The passengers embarked on the cruise ship at 3 pm. (Yolcular 3’te gemiye bindiler.)
3. Before we embark on this journey, we need to make sure we have all the necessary supplies. (Bu yolculuğa başlamadan önce, gerekli tüm malzemelere sahip olduğumuzdan emin olmalıyız.)
4. The team decided to embark on a mission to save the endangered species. (Ekip, tehlike altındaki türleri kurtarmak için bir göreve başlamaya karar verdi.)
5. As soon as we embark on this adventure, we will face many challenges. (Bu maceraya başar başlamamızla birlikte birçok zorlukla karşılaşacağız.)
6. The train will embark on its journey in ten minutes. (Tren on dakika içinde yolculuğuna başlayacak.)
7. The passengers were instructed to embark on the plane through the rear door. (Yolcular arka kapıdan uçağa binmeleri konusunda talimat aldılar.)
8. We cannot embark on this mission without a clear plan. (Net bir plan olmadan bu göreve başlayamayız.)
9. Embarking on a new relationship can be both exciting and scary. (Yeni bir ilişkiye başlamak hem heyecan verici hem de korkutucu olabilir.)
10. The explorers embarked on a journey to the North Pole. (Kaşifler, Kuzey Kutbu’na doğru bir yolculuğa çıktılar.)
11. The company decided to embark on a new marketing strategy to attract more customers. (Şirket, daha fazla müşteri çekmek için yeni bir pazarlama stratejisine başlamaya karar verdi.)
12. Embarking on a new career can be challenging but also rewarding. (Yeni bir kariyere başlamak zorlu olabilir ancak ödüllendirici de olabilir.)
13. The astronauts embarked on a mission to explore the outer space. (Astronotlar, uzayı keşfetmek için bir göreve başladılar.)
14. Before we embark on this adventure, we need to have a clear understanding of the risks involved. (Bu maceraya başlamadan önce, risklerin net bir anlayışına sahip olmamız gerekiyor.)
15. The refugees embarked on a dangerous journey across the sea to reach a safe place. (Mülteciler, güvenli bir yere ulaşmak için deniz üzerinde tehlikeli bir yolculuğa başladılar.)
16. The team was excited to embark on a new challenge and prove themselves. (Ekip, kendilerini kanıtlama fırsatı sunan yeni bir zorluğa başlamaktan heyecanlıydı.)
17. Embarking on a new hobby can be a great way to learn new things and relieve stress. (Yeni bir hobinin başlamak, yeni şey

ler öğrenmek ve stres atmak için harika bir yoldur.)
18. The crew embarked on a mission to rescue the stranded passengers. (Mürettebat, mahsur kalan yolcuları kurtarmak için bir göreve başladı.)

19. Before we embark on this project, we need to make sure we have enough funding. (Bu projeye başlamadan önce, yeterli finansmana sahip olduğumuzdan emin olmamız gerekiyor.)
20. Embarking on a new journey can be scary, but it can also lead to amazing experiences and personal growth. (Yeni bir yolculuğa başlamak korkutucu olabilir, ancak harika deneyimlere ve kişisel büyümeye de yol açabilir.)