Emancipate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Emancipate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Emancipate İle İlgili İngilizce Cümleler


Emancipate, “özgürleştirmek” anlamına gelir. Bir kişiyi ya da grubu, bir durumdan ya da koşullardan özgürleştirmek, bağımsızlıklarını kazandırmak, özgürleşmelerine yardımcı olmak anlamlarına gelir.

Örnek Cümleler:


1. Slavery was abolished to emancipate all slaves. (Köleliği kaldırmak tüm köleleri özgürleştirmek için yapıldı.)
2. The feminist movement fought to emancipate women. (Feminist hareket, kadınların özgürleşmesi için mücadele etti.)
3. The government is working to emancipate marginalized communities. (Hükümet, marjinalleştirilmiş toplulukların özgürleşmesi için çalışıyor.)
4. Education can emancipate people from poverty. (Eğitim, insanları yoksulluktan özgürleştirebilir.)
5. The civil rights movement was aimed at emancipating African Americans. (Sivil haklar hareketi, Afroamerikalıların özgürleştirilmesini amaçlıyordu.)
6. The new law will emancipate children from their abusive parents. (Yeni yasa, çocukların istismar eden ebeveynlerinden özgürleştirilmesini sağlayacak.)
7. Art can emancipate the mind and inspire creativity. (Sanat, zihni özgürleştirebilir ve yaratıcılığı teşvik edebilir.)
8. The aim of the project is to emancipate women in rural areas. (Projenin amacı, kırsal alanlarda yaşayan kadınların özgürleştirilmesidir.)
9. The therapist helped her emancipate herself from her traumatic past. (Terapist, travmatik geçmişinden kendisini özgürleştirmesine yardımcı oldu.)
10. The country’s independence day celebrates the emancipation from colonial rule. (Ülkenin bağımsızlık günü, sömürge yönetiminden özgürleşmeyi kutlar.)
11. Emancipation is a slow process that requires persistence and dedication. (Özgürleşme, kararlılık ve özveri gerektiren yavaş bir süreçtir.)
12. The artist’s work aims to emancipate the viewer’s imagination. (Sanatçının çalışması, izleyicinin hayal gücünü özgürleştirmeyi amaçlar.)
13. Education is a powerful tool to emancipate people from ignorance. (Eğitim, insanları cehaletten özgürleştiren güçlü bir araçtır.)
14. The new policy will help emancipate employees from unfair working conditions. (Yeni politika, çalışanların haksız çalışma koşullarından özgürleştirilmesine yardımcı olacak.)
15. Emancipation requires challenging social norms and breaking down barriers.

  1. The Emancipation Proclamation was a turning point in American history. (Özgürlük Bildirgesi, Amerikan tarihi için bir dönüm noktasıydı.)
  2. Emancipating oneself from fear is essential for personal growth. (Korkudan kendini özgürleştirmek, kişisel gelişim için önemlidir.)
  3. The company’s new policy aims to emancipate employees from rigid hierarchies. (Şirketin yeni politikası, çalışanların katı hiyerarşilerden özgürleştirilmesini amaçlar.)
  4. Emancipation allows individuals to fully express their identity and potential. (Özgürleşme, bireylerin kimliklerini ve potansiyellerini tam olarak ifade etmelerine izin verir.)
  5. Emancipation movements have played a significant role in the fight for equality and justice throughout history. (Özgürlük hareketleri, tarih boyunca eşitlik ve adalet mücadelesinde önemli bir rol oynamıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.