Easygoing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Easygoing Nedir?
Easygoing, Türkçe’de “rahat, uyumlu, kolay anlaşılabilen” gibi anlamlara gelen bir sıfattır.
Örnek Cümleler:
-
John is an easygoing person who never gets upset.
Çeviri: John, asla sinirlenmeyen rahat bir insandır. -
She’s always so easygoing and flexible about making plans.
Çeviri: Plan yapmak konusunda her zaman çok rahat ve esnek bir tavır sergiliyor. -
The office environment is very easygoing and friendly.
Çeviri: Ofis ortamı çok rahat ve arkadaş canlısı. -
I’m looking for an easygoing vacation spot where I can relax and unwind.
Çeviri: Rahatlayıp stresten uzaklaşabileceğim bir tatil yeri arıyorum. -
He has an easygoing personality that makes people feel comfortable around him.
Çeviri: Kendine özgü bir rahat kişiliği var, insanlar onun etrafında kendilerini rahat hissediyorlar. -
I appreciate your easygoing approach to problem-solving.
Çeviri: Sorun çözme konusunda rahat tavırınızı takdir ediyorum. -
She’s an easygoing boss who listens to her employees’ concerns.
Çeviri: Çalışanlarının endişelerine kulak veren, rahat bir patron. -
The restaurant had an easygoing atmosphere that made us feel welcome.
Çeviri: Bizi rahat ve hoş karşılayan bir atmosfere sahip restoran. -
His easygoing manner helped diffuse the tension in the room.
Çeviri: Odadaki gerilimi azaltmaya yardımcı olan rahat tavırı. -
She’s an easygoing parent who doesn’t get too upset about small things.
Çeviri: Küçük şeylere fazla takılmayan, rahat bir ebeveyn. -
The team’s easygoing attitude helped them work well together.
Çeviri: Takımın rahat tavırları birlikte iyi çalışmalarına yardımcı oldu. -
His easygoing smile put everyone at ease.
Çeviri: Rahat bir gülümsemesiyle herkesi rahatlattı. -
I love hanging out with my easygoing friends who never judge me.
Çeviri: Beni asla yargılamayan, rahat arkadaşlarımla takılmayı seviyorum. -
The easygoing pace of life in this small town is a nice change from the city.
Çeviri: Şehirden farklı olarak, bu küçük kasabadaki rahat yaşam temposu hoş bir değişiklik.
15
-
His easygoing attitude makes it easy to work with him on projects.
Çeviri: Projelerde onunla çalışmayı kolaylaştıran rahat tavrı. -
We had an easygoing conversation about our favorite TV shows.
Çeviri: En sevdiğimiz TV programları hakkında rahat bir konuşma yaptık. -
The easygoing hike through the mountains was just what I needed.
Çeviri: Dağlar arasındaki rahat yürüyüş tam ihtiyacım olan şeydi. -
The easygoing dress code at the party made everyone feel comfortable.
Çeviri: Partideki rahat giyim kodu, herkesi rahat hissettirdi. -
His easygoing nature allows him to adapt to new situations quickly.
Çeviri: Rahat doğası, yeni durumlara hızlı bir şekilde uyum sağlamasına izin veriyor. -
I appreciate his easygoing personality, it makes him a pleasure to be around.
Çeviri: Rahat kişiliğini takdir ediyorum, onunla olmak keyifli bir hale getiriyor.
Hemen Yorum Yaz