Drowsiness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Drowsiness Nedir?
Drowsiness, uykulu, halsiz ve uyuşuk bir hissi ifade eder.
Örnek cümleler:
- I felt a sudden drowsiness while watching the movie. (Film izlerken aniden bir uyku hali hissettim.)
- Driving while experiencing drowsiness can be very dangerous. (Uykulu bir hal hissederken araba kullanmak çok tehlikeli olabilir.)
- The medication made him feel drowsy all day. (İlaç onu tüm gün uykulu hissettirdi.)
- After a heavy meal, drowsiness is quite common. (Ağır bir yemekten sonra uykululuk oldukça yaygındır.)
- She tried to fight off drowsiness during the lecture. (Ders sırasında uykulu hissiyle mücadele etmeye çalıştı.)
- Drowsiness can be a side effect of certain medications. (Uykulu hissi bazı ilaçların yan etkisi olabilir.)
- Lack of sleep can cause drowsiness during the day. (Uyku eksikliği gün boyunca uykululuk hissine neden olabilir.)
- The warm and cozy atmosphere made him feel drowsy. (Sıcak ve rahat bir ortam onu uykulu hissettirdi.)
- Drowsiness is a common symptom of jet lag. (Uykulu hissi, jet lag’in yaygın bir belirtisidir.)
- A cup of coffee can help alleviate drowsiness. (Bir fincan kahve uykululuk hissini hafifletmeye yardımcı olabilir.)
- She couldn’t shake off the drowsiness after taking the antihistamine. (Antihistamin aldıktan sonra uykulu hissi kurtulamadı.)
- Drowsiness can impair your ability to concentrate. (Uykululuk, konsantre olma yeteneğinizi bozabilir.)
- The monotony of the lecture made him feel drowsy. (Dersin monotonluğu onu uykulu hissettirdi.)
- His drowsiness was a result of staying up late the night before. (Uykusuz geçirdiği geceye bağlı olarak uykululuk hissi vardı.)
- The warm weather and gentle breeze made her feel drowsy. (Sıcak hava ve hafif esinti onu uykulu hissettirdi.)
- Drowsiness is a common symptom of a cold or flu. (Soğuk algınlığı veya grip’in yaygın bir belirtisidir.)
- After a long day at work, drowsiness can set in. (Uzun bir iş gününden sonra uykululuk hissi ortaya çıkabilir.)
- The heavy rain outside made him feel drowsy and lethargic. (Dışarıdaki yoğun yağmur onu uykulu ve bitkin hissettirdi.)
- She couldn’t keep her eyes open due to drowsiness. (Uykulu hali nedeniyle gözlerini açık tutamadı.)
- Drowsiness can be a sign of an underlying medical condition. (Uykululuk, altta yatan
bir tıbbi durumun belirtisi olabilir.)
Hemen Yorum Yaz