Drill İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Drill
Drill kelimesi Türkçe’de matkap, matkabı gibi anlamlara gelmektedir. Ayrıca egzersiz, tatbikat, talim, tekrar gibi anlamları da vardır.
- I need a drill to make a hole in the wall. (Duvar delmek için bir matkaba ihtiyacım var.)
- The dentist used a drill to fix my tooth. (Dişimi düzeltmek için diş hekimi matkap kullandı.)
- We had a fire drill at work today. (Bugün iş yerimizde yangın tatbikatı yaptık.)
- The coach made us do a lot of drills to improve our basketball skills. (Antrenörümüz, basketbol becerilerimizi geliştirmek için bize birçok egzersiz yaptırdı.)
- I had to drill a new hole in my belt because it was too big. (Kemerim çok büyük olduğu için yeni bir delik açmam gerekiyordu.)
- The soldiers did daily drills to prepare for battle. (Askerler, savaşa hazırlanmak için günlük tatbikatlar yaptılar.)
- The dentist’s drill scared me. (Diş hekiminin matkabı beni korkuttu.)
- I always do a few drills before I start playing tennis. (Tenis oynamaya başlamadan önce her zaman birkaç egzersiz yaparım.)
- The construction worker used a drill to attach the shelves to the wall. (İnşaat işçisi rafları duvara bağlamak için matkap kullandı.)
- The teacher gave us a grammar drill to practice our English. (Öğretmen, İngilizce pratiği yapmak için bize bir dilbilgisi tekrarı verdi.)
- I’m going to drill some screws into the wood to hang the picture frame. (Resim çerçevesini asmak için ahşaba bazı vidalar yerleştireceğim.)
- The marching band had to do many drills to prepare for the halftime show. (Marş takımı, devre arası gösterisi için hazırlanmak için birçok tatbikat yapmak zorundaydı.)
- The dentist’s drill was very loud. (Diş hekiminin matkabı çok yüksek ses çıkardı.)
- I always do a few drill exercises before I go running. (Koşuya çıkmadan önce her zaman birkaç egzersiz yaparım.)
- The carpenter used a drill to make a hole in the wood for the screw. (Marangoz, vidayı yerleştirmek için ahşapta delik açmak için matkap kullandı.)
- We had a lockdown drill at school today. (Bugün okulda kilitlenme tatbikatı yaptık.)
- The army sergeant put the soldiers through a grueling drill. (Ordu astsubayı askerleri zorlu bir tatbikattan geçirdi.)
- The dentist’s drill is one of my least favorite things in the world. (Diş hekiminin matkabı dünyadaki en sevmediğim şeylerden biridir.)
19
- The tennis coach had us do a lot of footwork drills to improve our agility on the court. (Tenis antrenörümüz, kortta çevikliğimizi artırmak için bize birçok ayak hareketi egzersizi yaptırdı.)
- The electrician used a drill to make a hole in the ceiling for the light fixture. (Elektrikçi, aydınlatma armatürü için tavanında delik açmak için matkap kullandı.)
(Diğer Kelimeler için ayrı bir mesaj atabilirsiniz)
Hemen Yorum Yaz