Down-And-Out İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Down-And-Out İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Down-and-out Nedir?

Down-and-out, iflas etmiş veya sosyal olarak düşmüş bir kişiyi ifade eden bir kelime çiftidir.

Örnek Cümleler:

  1. After losing all his money, John became down-and-out. (John tüm parasını kaybettikten sonra çaresiz kaldı.)
  2. The homeless man on the corner looked down-and-out. (Köşedeki evsiz adam çaresiz görünüyordu.)
  3. She used to be a successful actress, but now she’s down-and-out. (O, başarılı bir aktristi, ancak şimdi iflas etmiş durumda.)
  4. He’s been down-and-out since he lost his job. (İşi kaybettikten beri çaresiz kalmış durumda.)
  5. Many people in the city are down-and-out and living on the streets. (Şehirde birçok insan çaresiz kalmış ve sokaklarda yaşıyor.)
  6. The charity organization provides assistance to the down-and-out. (Hayır kurumu çaresizlere yardım sağlar.)
  7. She hit rock bottom and became down-and-out. (O, en dip noktaya ulaştı ve çaresiz kaldı.)
  8. The movie tells the story of a down-and-out boxer who tries to make a comeback. (Film, geri dönmeye çalışan bir çaresiz boksörün hikayesini anlatıyor.)
  9. He’s been down-and-out for so long, he doesn’t remember what it’s like to have a home. (O kadar uzun bir süredir çaresiz ki, evi olduğunu hatırlamıyor.)
  10. She’s been down-and-out before, but she always manages to pick herself back up. (Daha önce çaresiz kalmıştı ama her zaman kendini toparlamayı başardı.)
  11. The homeless shelter provides a place to stay for the down-and-out. (Ev sahibi olmayanlar için barınak sağlar.)
  12. He went from being a successful businessman to down-and-out in just a few years. (Birkaç yılda başarılı bir iş adamından çaresiz kalmış duruma düştü.)
  13. The down-and-out often have difficulty finding employment. (Çaresiz olanların genellikle iş bulma zorlukları vardır.)
  14. She hit a rough patch and became down-and-out for a while, but things are starting to look up. (Bir süre için zor bir döneme girdi ve çaresiz kaldı ama şimdi işler daha iyiye gidiyor.)
  15. The down-and-out need support and compassion, not judgment. (Çaresiz olanlar yargılamaya değil, destek ve şefkate ihtiyaç duyarlar.)
  16. He’s been down-and-out for so long, he’s forgotten what it feels like to be happy. (O kadar uzun bir süredir çaresiz ki, mutlu olmanın nasıl bir şey olduğunu unuttu.)
  17. The novel tells the story of a down-and-out writer who finds inspiration in the most unexpected places. (Roman, en beklenmedik yerlerde ilham bulan çaresiz bir yazarın hikayesini

anlatıyor.)
18. It’s easy to ignore the down-and-out, but they deserve our attention and help. (Çaresiz olanları görmezden gelmek kolaydır, ancak dikkatimizi ve yardımımızı hak ederler.)

  1. The down-and-out often struggle with mental health issues due to their difficult circumstances. (Çaresiz olanlar zorlu koşulları nedeniyle sık sık zihinsel sağlık sorunlarıyla mücadele ederler.)
  2. It’s important to remember that anyone can become down-and-out, and we should show empathy and kindness to those who are struggling. (Unutmayalım ki herkes çaresiz kalabilir ve mücadele edenlere empati ve nezaket göstermeliyiz.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.