Dock İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dock, bir su kenarı veya kanal kenarında gemilerin yanaştığı yapıdır.

The ship was anchored at the dock for loading.

(Gemi yüklenmek için limanda demirlemişti.)
The dock was filled with small fishing boats.

(Liman küçük balıkçı tekneleriyle doluydu.)
The workers were unloading the cargo from the dock.

(İşçiler yükü limandan boşaltıyordu.)
The cruise ship was too large to fit in the dock.

(Kruvaziyer gemisi limana sığmıyordu.)
The dock was damaged by the storm.

(Liman fırtına nedeniyle hasar gördü.)
The captain guided the ship into the dock.

(Kaptan gemiyi limana yönlendirdi.)
The dock was bustling with activity.

(Liman hareketliydi.)
The dock was quiet at night.

(Liman gece sessizdi.)
The ferry arrived at the dock on schedule.

(Feribot tarifeye uygun olarak limana geldi.)
The dock was crowded with tourists.

(Liman turistlerle doluydu.)
The cargo ship was loaded with containers at the dock.

(Kargo gemisi limanda konteynerlerle yüklendi.)
The dock was closed due to maintenance.

(Liman bakım nedeniyle kapalıydı.)
The ship was moored at the dock for repairs.

(Gemi tamir için limana bağlandı.)
The dock was a popular spot for fishing.

(Liman balık tutmak için popüler bir noktaydı.)
The dock was illuminated by the lights from nearby buildings.

(Liman yakındaki binalardan gelen ışıklarla aydınlatıldı.)
The dock was a historic landmark in the city.

(Liman şehirde tarihi bir simgeydi.)
The workers were repairing the dock after the storm.

(İşçiler fırtına sonrası limanı tamir

ediyorlardı.)

The dock was a popular place to watch the sunset.

(Liman günbatımını izlemek için popüler bir yerdi.)
The dock was surrounded by restaurants and shops.

(Liman restoranlar ve mağazalarla çevriliydi.)
The ship pulled away from the dock and headed out to sea.

(Gemi limandan ayrıldı ve denize doğru ilerledi.)

Eğitim Platformu