Dizziness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dizziness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dizziness

Dizziness, baş dönmesi, sersemlik veya başı dönmek olarak Türkçeye çevrilebilir. Denge hissinin kaybı, yürümede zorluk, bulantı ve kusma hissi gibi belirtilerle birlikte ortaya çıkan bir durumdur.

1. I feel dizzy every time I stand up quickly. (Hızlıca kalktığımda her zaman başım döner.)
2. Dizziness is one of the common side effects of some medications. (Baş dönmesi, bazı ilaçların yaygın yan etkilerinden biridir.)
3. His dizziness caused him to fall off the ladder. (Baş dönmesi, merdivenden düşmesine neden oldu.)
4. I can’t ride on the rollercoaster because it makes me dizzy. (Beni baş döndürdüğü için lunapark trenine binemem.)
5. The patient complained of dizziness and loss of balance. (Hasta, baş dönmesi ve denge kaybı şikayet etti.)
6. Dizziness can be a symptom of an underlying medical condition. (Baş dönmesi, temel tıbbi bir durumun belirtisi olabilir.)
7. She felt a sudden wave of dizziness and had to sit down. (Aniden başı döndü ve oturmak zorunda kaldı.)
8. The dizziness lasted for a few seconds and then went away. (Baş dönmesi birkaç saniye sürdü ve sonra geçti.)
9. The doctor prescribed medication to treat her dizziness. (Doktor, baş dönmesini tedavi etmek için ilaç reçete etti.)
10. Dizziness can also be caused by dehydration. (Baş dönmesi ayrıca dehidrasyona da neden olabilir.)
11. She had to close her eyes to stop the dizziness. (Baş dönmesini durdurmak için gözlerini kapatmak zorunda kaldı.)
12. The dizziness was so severe that he couldn’t stand up. (Baş dönmesi o kadar şiddetliydi ki ayakta duramadı.)
13. The athlete felt a bit dizzy after running the marathon. (Sporcu, maraton koştuktan sonra biraz başı döndü.)
14. Dizziness can sometimes be a sign of anxiety or stress. (Baş dönmesi bazen anksiyete veya stresin bir işaretidir.)
15. She had to hold onto the railing because of her dizziness. (Baş dönmesi nedeniyle korkuluklara tutunmak zorunda kaldı.)
16. The patient’s dizziness was caused by an inner ear infection. (Hastanın baş dönmesi iç kulak enfeksiyonundan kaynaklanıyordu.)
17. He felt a little dizzy from the heat and had to sit down. (Sıcaklıktan biraz başı döndü ve oturmak zorunda kaldı.)
18. Dizziness can be a side effect of low blood pressure. (Baş dönmesi düşük kan basıncının bir yan etkisi olabilir.)
19. She experienced dizziness and blurred vision after taking

her medication. (İlaçlarını aldıktan sonra baş dönmesi ve bulanık görme yaşadı.)
20. The doctor advised him to avoid driving until his dizziness subsides. (Doktor, baş dönmesi geçene kadar araba kullanmaktan kaçınmasını önerdi.)