Dive İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dive İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dive İle İlgili Cümleler

Dive, “dalmak” anlamına gelir. Bu kelime, su altı aktiviteleriyle ilgili ifadelerde sıklıkla kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. I love to dive in the clear waters of the Caribbean. (Karayipler’in berrak sularında dalma sevgisiyle yanıyorum.)
  2. She took a deep breath before diving into the deep end of the pool. (Havuza derin ucundan dalmadan önce derin bir nefes aldı.)
  3. The instructor warned the students not to dive too deep without proper training. (Eğitim almadan yeterince derine dalmamaları konusunda öğrencileri uyardı.)
  4. The scuba divers saw a variety of colorful fish during their dive. (Sualtı dalışları sırasında, çeşitli renkli balıklar gördüler.)
  5. Diving is a popular activity among tourists who visit the Great Barrier Reef. (Büyük Set Resifi’ni ziyaret eden turistler arasında dalma popüler bir aktivitedir.)
  6. The professional diver held his breath for several minutes as he searched for treasure on the ocean floor. (Profesyonel dalgıç, okyanus tabanında hazineler ararken birkaç dakika boyunca nefesini tuttu.)
  7. I can’t wait to dive with the dolphins on my next vacation. (Bir sonraki tatilimde yunuslarla dalmak için sabırsızlanıyorum.)
  8. The shipwreck was a popular spot for diving enthusiasts. (Gemi enkazı, dalma meraklıları için popüler bir noktaydı.)
  9. The dive shop provided all the necessary equipment for our underwater adventure. (Dalma mağazası, su altı maceramız için gerekli tüm ekipmanları sağladı.)
  10. The young boy was afraid to dive off the diving board. (Genç çocuk, atlama tahtasından dalmaktan korkuyordu.)
  11. The diving from a high platform. (Eğitmen, yüksek bir platformdan dalma için uygun tekniği gösterdi.)

    1. The underwater world is full of beauty and wonder for those who love to dive. (Dalmayı sevenler için, su altı dünyası güzellik ve hayranlık doludur.)
    2. My friend and I decided to dive into the lake on a hot summer day. (Arkadaşım ve ben sıcak bir yaz gününde gölde dalmaya karar verdik.)
    3. The dive boat took us to a remote location where we could explore an untouched coral reef. (Dalma teknesi bizi dokunulmamış bir mercan resifini keşfedebileceğimiz uzak bir noktaya götürdü.)
    4. The diver swam alongside a school of colorful fish. (Dalgıç, renkli balık sürüsüyle yan yana yüzdü.)
    5. I have always been fascinated by the idea of diving with sharks. (Ben her zaman köpekbalıklarıyla dalma fikrine hayran kaldım.)
    6. The dive master provided us with a detailed briefing before our dive. (Dalma ustası, dalışımızdan önce bize detaylı bir brifing verdi.)
    7. The clear blue water was inviting us to dive in and explore its hidden treasures. (Berrak mavi su, bizim dalmamızı ve gizli hazinelerini keşfetmemizi çağırıyordu.)
    8. The experienced diver discovered a new species of fish during his dive. (Deneyimli dalgıç, dalışı sırasında yeni bir balık türü keşfetti.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.