Dissension İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dissension İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dissension

Dissension, anlaşmazlık, anlaşmazlık veya çekişme anlamına gelir. Bu kelime, fikir veya düşüncelerin çatışmasını ifade etmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. There is dissension among the team members about the new project proposal. (Yeni proje teklifi hakkında ekip üyeleri arasında anlaşmazlık var.)
2. The dissension between the two political parties escalated into violence. (İki siyasi partinin arasındaki anlaşmazlık şiddete dönüştü.)
3. The dissension between the two siblings caused tension within the family. (İki kardeş arasındaki anlaşmazlık aile içinde gerginliğe neden oldu.)
4. Dissension in the company led to a decrease in productivity. (Şirketteki anlaşmazlık üretkenliğin azalmasına neden oldu.)
5. The dissension between the neighbors resulted in a lawsuit. (Komşular arasındaki anlaşmazlık bir dava ile sonuçlandı.)
6. The dissension within the group led to the project’s failure. (Grup içindeki anlaşmazlık proje başarısızlığına neden oldu.)
7. Dissension among the board members caused a delay in decision-making. (Yönetim kurulu üyeleri arasındaki anlaşmazlık karar vermede gecikmeye neden oldu.)
8. The dissension between the coach and the players affected the team’s performance. (Antrenör ve oyuncular arasındaki anlaşmazlık takımın performansını etkiledi.)
9. The dissension within the family business led to its downfall. (Aile işletmesindeki anlaşmazlık onun çöküşüne neden oldu.)
10. Dissension over the budget caused a government shutdown. (Bütçe üzerindeki anlaşmazlık hükümetin kapanmasına neden oldu.)
11. The dissension between the partners resulted in the dissolution of the company. (Ortaklar arasındaki anlaşmazlık şirketin dağılmasına neden oldu.)
12. Dissension within the organization caused a loss of trust among its members. (Örgüt içindeki anlaşmazlık üyeler arasında güven kaybına neden oldu.)
13. The dissension between the parents affected the children’s well-being. (Ebeveynler arasındaki anlaşmazlık çocukların iyi oluşunu etkiledi.)
14. The dissension between the students resulted in a physical altercation. (Öğrenciler arasındaki anlaşmazlık fiziksel bir çatışmaya neden oldu.)
15. Dissension over the election results caused unrest in the country. (Seçim sonuçları üzerindeki anlaşmazlık ülkede huzursuzluğa neden oldu.)
16. The dissension within the group led to a split. (Grup içindeki anlaşmazlık bir bölünmeye neden oldu.)
17. Dissension among the shareholders caused a drop in the company’s stock price.

18. The dissension between the teacher and the student affected the student’s grades. (Öğretmen ve öğrenci arasındaki anlaşmazlık öğrencinin notlarını etkiledi.)
19. Dissension over the company’s direction led to the CEO’s resignation. (Şirketin yönü üzerindeki anlaşmazlık CEO’nun istifasına neden oldu.)
20. The dissension between the two countries resulted in a war. (İki ülke arasındaki anlaşmazlık bir savaşa neden oldu.)

(Türkçe anlamlar parantez içinde belirtilmiştir.)