Dispute İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dispute İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dispute

Dispute kelimesi Türkçe’de “anlaşmazlık, ihtilaf, tartışma” gibi anlamlara gelir. Bu kelime sıklıkla hukuk alanında kullanılır ve iki taraf arasındaki anlaşmazlığı ifade eder.

Örnek cümleler:

1. There’s a dispute between the two companies over who owns the patent. (İki şirket arasında kimin patentin sahibi olduğuna dair bir anlaşmazlık var.)
2. We need to resolve this dispute peacefully. (Bu anlaşmazlığı barışçıl bir şekilde çözmemiz gerekiyor.)
3. The neighbors have a dispute over the property line. (Komşular arasında mülk sınırıyla ilgili bir ihtilaf var.)
4. The union and the management are in dispute over wages. (Sendika ve yönetim arasında ücretlerle ilgili bir tartışma var.)
5. The athlete is in dispute with the sports federation over doping allegations. (Sporcu, doping iddiaları nedeniyle spor federasyonuyla ihtilaf halinde.)
6. The company’s shareholders are in dispute over the future direction of the company. (Şirketin hissedarları, şirketin gelecekteki yönüyle ilgili olarak anlaşmazlık içindeler.)
7. The two countries are in dispute over the border. (İki ülke sınırıyla ilgili anlaşmazlık içindeler.)
8. The employee is in dispute with his boss over unpaid overtime. (Çalışan, ödenmeyen fazla mesai ücretleri nedeniyle patronuyla ihtilaf halinde.)
9. The divorce settlement was held up due to a dispute over property. (Boşanma anlaşması, mülklerle ilgili bir anlaşmazlık nedeniyle gecikti.)
10. The two singers are in dispute over the songwriting credits. (İki şarkıcı, şarkı yazım kredileriyle ilgili anlaşmazlık içindeler.)
11. The company and its suppliers are in dispute over payment terms. (Şirket ve tedarikçileri, ödeme koşullarıyla ilgili ihtilaf halindeler.)
12. The couple is in dispute over who gets custody of the children. (Çift, çocukların velayeti konusunda anlaşmazlık yaşıyor.)
13. The workers are in dispute with the company over job security. (İşçiler, iş güvenliğiyle ilgili şirketle ihtilaf halindeler.)
14. The politician is in dispute with the media over a controversial statement. (Politikacı, tartışmalı bir açıklama nedeniyle medya ile ihtilaf halinde.)
15. The landlord and tenant are in dispute over repairs to the property. (Ev sahibi ve kiracı, mülkte yapılması gereken tamirlerle ilgili ihtilaf halindeler.)
16. The two countries are in dispute over fishing rights. (İki ülke, balıkçılık haklarıyla ilgili anlaşmazlık içindeler

17. The family is in dispute over their inheritance. (Aile, miraslarıyla ilgili anlaşmazlık içinde.)
18. The university and its faculty are in dispute over contract negotiations. (Üniversite ve öğretim görevlileri, sözleşme müzakereleriyle ilgili ihtilaf halindeler.)
19. The company is in dispute with the government over environmental regulations. (Şirket, çevre düzenlemeleriyle ilgili hükümetle ihtilaf halinde.)
20. The two parties are in dispute over the election results. (İki parti, seçim sonuçlarıyla ilgili ihtilaf halindeler.)

(Note: Some of the sentences may not have been translated to Turkish since they are already in Turkish in the prompt.)