Disposition İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Disposition İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Disposition Nedir?

Disposition kelimesi Türkçede “davranış, tutum, düzenleme” gibi anlamlara gelir.

Örnek Cümleler:

1. She has a cheerful disposition, always smiling and happy. (O hep gülümsüyor ve mutlu, neşeli bir tavıra sahip.)
2. The company’s disposition towards environmental issues is quite positive. (Şirketin çevre konularına karşı tavrı oldukça olumlu.)
3. John’s disposition changed dramatically after his trip to Europe. (John’un Avrupa seyahatinden sonra tavırları büyük ölçüde değişti.)
4. The disposition of the furniture in the room was not very practical. (Odanın mobilyalarının düzenlenişi çok pratik değildi.)
5. Her disposition towards her job is very professional. (İşine karşı tutumu çok profesyonel.)
6. The disposition of the witnesses was crucial in solving the case. (Tanıkların tutumu davada çözüme önemli ölçüde katkı sağladı.)
7. The company’s financial disposition is looking good this quarter. (Şirketin finansal durumu bu çeyrekte iyi görünüyor.)
8. His disposition towards risk is very conservative. (Risklere karşı tavırları çok muhafazakar.)
9. The disposition of the rooms in the hotel was quite confusing. (Oteldeki odaların düzeni oldukça karışıktı.)
10. She has a very diplomatic disposition, always finding ways to avoid conflict. (O çok diplomatik bir tutuma sahip, çatışmalardan kaçınmanın yollarını bulur.)
11. The disposition of the documents was done in a very haphazard manner. (Belgelerin düzenlenişi çok plansızca yapıldı.)
12. The school’s disposition towards students with learning disabilities is very supportive. (Okulun öğrenme güçlüğü yaşayan öğrencilere karşı tutumu çok destekleyici.)
13. His disposition towards his wife was very loving and caring. (Eşine karşı tavırları çok sevgi dolu ve ilgiliydi.)
14. The disposition of the items in the store was very organized and easy to navigate. (Mağazadaki eşyaların düzenlenişi çok organize edilmişti ve gezinmesi kolaydı.)
15. The company’s disposition towards innovation is very encouraging. (Şirketin yeniliklere karşı tutumu çok teşvik edici.)
16. His disposition towards authority figures was quite rebellious. (Otorite figürlerine karşı tutumu oldukça isyankar.)
17. The disposition of the artwork in the museum was very impressive. (Müzede sergilenen sanat eserlerinin düzenlenişi çok etkileyiciydi.)
18. Her disposition towards her children was very nurturing and supportive. (Çocuklarına karşı tavırları çok besleyici ve destekleyiciydi.)
19. The disposition of the chemicals in the lab was done very carefully. (Laboratuvardaki kimyasalların düzenlenişi çok dikkatli bir şekilde yapıldı.)
20

20. The team’s disposition towards the project was very determined and focused. (Takımın projeye karşı tutumu çok kararlı ve odaklıydı.)