Discarding İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Discarding İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Discard kelimesinin Türkçe anlamı:

Discard kelimesi, bir şeyi atmak, reddetmek veya kullanılmayan bir şeyi ortadan kaldırmak anlamına gelir.

Örnek cümleler:

1. I need to discard this old shirt. (Bu eski gömleği atmalıyım.)
2. Please discard your chewing gum in the trash bin. (Çiğneme gum’unuzu çöp kutusuna atın lütfen.)
3. I decided to discard the project because it wasn’t feasible. (Uygulanabilir değil diye projeyi reddetmeye karar verdim.)
4. Don’t discard your dreams, they might come true one day. (Hayallerinizi atmayın, bir gün gerçekleşebilirler.)
5. I had to discard my old laptop and buy a new one. (Eski laptopumu atmak ve yeni bir tane almak zorunda kaldım.)
6. The restaurant had to discard all the expired food. (Restoran tüm geçerliliği geçmiş yiyecekleri atmak zorunda kaldı.)
7. You should discard any medication that has passed its expiration date. (Son kullanma tarihi geçen ilaçları atmalısın.)
8. The company decided to discard the old manufacturing process and implement a new one. (Şirket, eski üretim sürecini reddetmeye ve yeni bir tane uygulamaya karar verdi.)
9. We should discard the idea of going to the beach today because it’s raining. (Bugün plaja gitme fikrini atmalıyız çünkü yağmur yağıyor.)
10. The teacher told the students to discard their incorrect answers and try again. (Öğretmen öğrencilere yanlış cevaplarını atıp tekrar denemelerini söyledi.)
11. I discard all negative thoughts and focus on the positive ones. (Tüm negatif düşüncelerimi atarım ve pozitif olanlara odaklanırım.)
12. The company had to discard the faulty products and replace them with new ones. (Şirket, hatalı ürünleri atmaya ve yerlerine yenilerini koymaya karar verdi.)
13. We should discard the old furniture and buy new ones for the house. (Eski mobilyaları atmalıyız ve ev için yeni olanları satın almalıyız.)
14. He decided to discard his unhealthy lifestyle and start exercising. (Sağlıksız yaşam tarzını atma kararı aldı ve egzersiz yapmaya başladı.)
15. The restaurant had to

discard the contaminated food to avoid a health hazard. (Restoran, sağlık sorunlarını önlemek için kontamine olan yiyecekleri atmak zorunda kaldı.)
16. She had to discard her old phone and get a new one because it wasn’t working properly. (Telefonu düzgün çalışmadığı için eski telefonunu atıp yeni bir tane almak zorunda kaldı.)

17. The company had to discard the outdated software and upgrade to a newer version. (Şirket, eskimiş yazılımları atmak zorunda kaldı ve daha yeni bir sürüme yükseltmek için.)
18. He decided to discard his old habits and develop new ones to improve his life. (Eski alışkanlıklarını atma kararı aldı ve hayatını iyileştirmek için yeni alışkanlıklar geliştirdi.)
19. The company had to discard the defective products and issue refunds to the customers. (Şirket, hatalı ürünleri atmaya ve müşterilere iade yapmaya karar verdi.)
20. The teacher had to discard the lesson plan and come up with a new one because the students were not interested. (Öğretmen, öğrencilerin ilgisini çekmediği için ders planını atmak ve yeni bir tane oluşturmak zorunda kaldı.)

Türkçe karşılıklarını yazacak olursak:

1. Bu eski gömleği atmalıyım.
2. Çiğneme gum’unuzu çöp kutusuna atın lütfen.
3. Uygulanabilir değil diye projeyi reddetmeye karar verdim.
4. Hayallerinizi atmayın, bir gün gerçekleşebilirler.
5. Eski laptopumu atmak ve yeni bir tane almak zorunda kaldım.
6. Restoran tüm geçerliliği geçmiş yiyecekleri atmak zorunda kaldı.
7. Son kullanma tarihi geçen ilaçları atmalısın.
8. Şirket, eski üretim sürecini reddetmeye ve yeni bir tane uygulamaya karar verdi.
9. Bugün plaja gitme fikrini atmalıyız çünkü yağmur yağıyor.
10. Öğretmen öğrencilere yanlış cevaplarını atıp tekrar denemelerini söyledi.
11. Tüm negatif düşüncelerimi atarım ve pozitif olanlara odaklanırım.
12. Şirket, hatalı ürünleri atmaya ve yerlerine yenilerini koymaya karar verdi.
13. Eski mobilyaları atmalıyız ve ev için yeni olanları satın almalıyız.
14. Sağlıksız yaşam tarzını atma kararı aldı ve egzersiz yapmaya başladı.
15. Restoran, sağlık sorunlarını önlemek için kontamine olan yiyecekleri atmak