Dirty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dirty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dirty

Dirty, Türkçe karşılığı “kirli” olan bir sıfattır ve bir şeyin veya birinin temiz olmadığını ifade etmek için kullanılır. İşte dirty kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

  1. My hands are dirty from gardening. (Eldiven giymeyince ellerim bahçe işinden kirlendi.)
  2. She had a dirty look on her face. (Yüzünde pis bir ifade vardı.)
  3. The kitchen was a mess and dirty dishes were piled up in the sink. (Mutfak berbattı ve kirli bulaşıklar lavaboda yığılmıştı.)
  4. I don’t like swimming in dirty water. (Kirli su içinde yüzmeyi sevmem.)
  5. His jokes are always dirty. (Şakaları her zaman pislik içeriklidir.)
  6. The air in the city is dirty and polluted. (Şehirdeki hava kirli ve kirli.)
  7. The children’s clothes were dirty after playing outside all day. (Çocukların kıyafetleri tüm gün dışarıda oynadıkları için kirliydi.)
  8. I need to wash this dirty shirt. (Bu kirli gömleği yıkamam lazım.)
  9. He made a dirty joke and everyone laughed. (Pis bir şaka yaptı ve herkes güldü.)
  10. The factory was shut down for producing dirty emissions. (Fabrika kirli emisyonlar ürettiği için kapatıldı.)
  11. The kitchen sponge was dirty and needed to be replaced. (Mutfak süngeri kirliydi ve değiştirilmeliydi.)
  12. He felt dirty after cheating on the test. (Sınava kopya çektikten sonra kendini pis hissetti.)
  13. She found a dirty secret about her friend. (Arkadaşıyla ilgili pis bir sır öğrendi.)
  14. The dirty water flowed into the river and polluted it. (Kirli su nehrin içine aktı ve kirlendi.)
  15. The dirty streets were filled with trash. (Kirli sokaklar çöp doluydu.)
  16. He wore dirty clothes to the party and felt embarrassed. (Partiye kirli kıyafetlerle geldi ve utanç duydu.)
  17. The restaurant had a dirty kitchen and failed the health inspection. (Restoranın kirli mutfağı vardı ve sağlık denetiminden geçemedi.)
  18. The bathroom was dirty and needed to be cleaned. (Banyo kirliydi ve temizlenmeliydi.)
  19. He had a dirty mind and always thought of inappropriate things. (Pis bir zihni vardı ve her zaman uygunsuz şeyler düşünürdü.)
  20. The dirty streets made the city look unattractive to tourists. (Kirli sokaklar turistlere çirkin bir görünüm verdi.)

Yukarıdaki cümlelerde dirty kelimesi, farklı durum ve nesnelerin kirliliğini veya pisliğini ifade ediyor. Bu kelime aynı zamanda insanların davranışlarını ve düşüncelerini de tanımlamak için kullanılabilir.

More Examples

  1. She felt dirty after walking barefoot on the muddy road. (Çamurlu yolda çıplak ayakla yürüdükten sonra kendini kirli hissetti.)

  2. The dirty dishes in the sink have been there for days. (Lavabodaki kirli bulaşıklar günlerdir orada duruyor.)

  3. His car was so dirty that you couldn’t even see through the windows. (Arabası o kadar kirliydi ki pencerelerden bile içeri bakamıyordun.)

  4. The hotel room was dirty and smelly, so they decided to leave. (Otel odası kirli ve kokuyordu, bu yüzden ayrılmaya karar verdiler.)

  5. She refused to sit on the dirty couch. (Kirli koltukta oturmayı reddetti.)

  6. The dirty laundry was piling up in the hamper. (Kirli çamaşırlar sepete yığılmıştı.)

  7. He got a dirty look from his boss for coming in late. (Patronundan geç kaldığı için pis bir bakış aldı.)

  8. The dirty river was a danger to wildlife. (Kirli nehir, vahşi yaşam için bir tehditti.)

  9. She was disgusted by the dirty bathroom at the gas station. (Benzin istasyonundaki kirli banyodan iğrendi.)

  10. The dirty air filter needed to be replaced. (Kirli hava filtresi değiştirilmeliydi.)

  11. He always had dirty hands from working on cars. (Araba tamir etmekten dolayı her zaman kirli elleri vardı.)

  12. The dirty dishes were attracting ants. (Kirli bulaşıklar karıncaları çekiyordu.)

  13. The dirty politics of the election made people lose faith in the system. (Seçimlerin kirli siyaseti, insanların sisteme olan güvenini kaybetmesine neden oldu.)

  14. The dirty streets were a breeding ground for disease. (Kirli sokaklar hastalıkların yayılması için bir üreme alanıydı.)

  15. He felt guilty about telling a dirty lie. (Pis bir yalan söylediği için suçluluk hissetti.)

  16. The dirty mirror needed to be cleaned so she could see herself. (Kirli ayna temizlenmeliydi, böylece kendini görebilirdi.)

  17. The dirty hotel sheets made her feel uncomfortable. (Kirli otel çarşafları onu rahatsız etti.)

  18. The dirty jokes at the party were inappropriate for children. (Partideki pis şakalar çocuklar için uygun değildi.)

  19. The dirty water from the flood damaged homes and buildings. (Sel sularından gelen kirli su evleri ve binaları hasar verdi.)

  20. The dirty alleyway was a common place for criminal activity. (Kirli ara sokak, suç faaliyetleri için yaygın bir yerdi.)

Yukarıdaki cümlelerde, dirty kelimesi, farklı nesnelerin, yerlerin ve durumların kirli oluşunu tanımlamak için kullanılmaktadır. Ayrıca, insanların davranışlarını, düşüncelerini ve

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.