Diffusion İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Diffusion İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Diffusion nedir?

Diffusion, bir maddenin yüksek yoğunluktan düşük yoğunluğa doğru hareket etmesi sürecidir. Maddeler arasındaki bu hareket, kendiliğinden oluşur ve sıcaklık, basınç ve yoğunluk farklarından etkilenir.

Örnek cümleler:

1. The scent of fresh cookies diffused through the entire house. (Taze kurabiyenin kokusu evin her yerine yayıldı.)
2. Oxygen diffuses from the lungs into the bloodstream. (Oksijen akciğerlerden kan dolaşımına difüzyon yapar.)
3. The ink diffused into the paper, causing the colors to blend together. (Mürekkep kağıda difüzyon yaparak renklerin karışmasına neden oldu.)
4. The news of their engagement diffused quickly among their friends. (Nişanlandıkları haberleri hızla arkadaşları arasında yayıldı.)
5. The perfume diffused slowly from the bottle. (Parfüm şişesinden yavaşça difüzyon yaptı.)
6. Carbon dioxide diffuses out of the body during exhalation. (Karbondioksit solunumla vücuttan dışarıya difüzyon yapar.)
7. The dye diffused evenly throughout the fabric. (Boya kumaşın her tarafına eşit olarak difüzyon yaptı.)
8. The sound of the band diffused throughout the auditorium. (Grubun sesi salondaki her yere yayıldı.)
9. Heat diffuses from a hot object to cooler surroundings. (Sıcak bir nesneden ısının soğuk çevreye difüzyonu gerçekleşir.)
10. The rumor about the company’s bankruptcy diffused quickly among its employees. (Şirketin iflas haberleri hızla çalışanları arasında yayıldı.)
11. The fragrance of the flowers diffused throughout the garden. (Çiçeklerin kokusu bahçenin her yerine yayıldı.)
12. The salt diffused evenly throughout the soup. (Tuz çorbanın her tarafına eşit olarak difüzyon yaptı.)
13. The water molecules diffuse through the membrane. (Su molekülleri membranın içinden difüzyon yapar.)
14. The scent of lavender diffused from the sachet in the drawer. (Lavanta kokusu çekmecedeki torbadan difüzyon yaptı.)
15. The heat diffused slowly through the metal plate. (Isı metal plaka içinde yavaşça difüzyon yaptı.)
16. The aroma of fresh coffee diffused through the kitchen. (Taze kahvenin aroması mutfağın her yerine yayıldı.)
17. The air freshener diffused a pleasant scent throughout the room. (Hava spreyi hoş bir kokuyla odaya difüzyon yaptı.)
18. The rumor about the new product launch quickly diffused on social media. (Yeni ürün lansmanına dair söylenti hızla sosyal medyada yayıldı.)
19. The medication diffuses into the bloodstream and

travels to the affected area of the body. (İlaç kan dolaşımına difüzyon yapar ve vücudun etkilenen bölgesine gider.)
20. The heat from the stove diffused into the surrounding air, warming up the room. (Ocaktan yayılan ısı, etrafındaki havaya difüzyon yaparak odanın ısınmasına neden oldu.)