Devote İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Devote İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Devote İle İlgili Cümleler

Kelimenin Anlamı: Bir şeye zaman, enerji, para vb. ayırmak veya adamak.

1. I devote my time to studying English. (Zamanımı İngilizce öğrenmeye ayırıyorum.)
2. She devoted all her energy to training for the marathon. (Tüm enerjisini maraton için antrenman yapmaya ayırdı.)
3. They decided to devote their savings to charity. (Birikimlerini hayır işlerine ayırmaya karar verdiler.)
4. He is devoted to his job and works tirelessly. (İşine adanmış ve yorulmadan çalışıyor.)
5. She devoted herself to raising her children. (Çocuklarını büyütmeye kendini adadı.)
6. They devoted their lives to helping the needy. (İhtiyaç sahiplerine yardım etmeye hayatlarını adadılar.)
7. He devotes a lot of money to his hobby. (Hobisine çok para harcıyor.)
8. She is devoted to her family and always puts them first. (Ailesine sadık ve her zaman onları önce tutar.)
9. They devoted their resources to finding a cure for cancer. (Kanser için bir çözüm bulmak için kaynaklarını ayırdılar.)
10. He devotes his weekends to volunteering at a local shelter. (Hafta sonlarını yerel bir barınakta gönüllü olarak geçiriyor.)
11. She is devoted to her faith and attends church regularly. (İnancına bağlı ve düzenli olarak kiliseye gider.)
12. They devoted their time and effort to creating a successful business. (Başarılı bir işletme oluşturmak için zaman ve çaba harcadılar.)
13. He devotes himself to helping his community in any way he can. (Toplumuna her şekilde yardım etmeye kendini adar.)
14. She is devoted to her passion for painting and spends hours in her studio. (Resim yapma tutkusuna bağlı ve saatlerce stüdyosunda vakit geçirir.)
15. They devoted their expertise to designing a sustainable building. (Sürdürülebilir bir bina tasarlamak için uzmanlıklarını kullandılar.)
16. He devotes his attention to detail in his work. (İşinde ayrıntılara dikkatini verir.)
17. She is devoted to her studies and always strives for excellence. (Çalışmalarına bağlı ve her zaman mükemmeliyet için çaba gösterir.)
18. They devoted their time to organizing a successful fundraiser. (Başarılı bir bağış kampanyası düzenlemek için zamanlarını harcadılar.)
19. He devotes his creativity to writing and has published several books. (Yaratıcılığını yazmaya adar ve birkaç kitap yayınlamıştır.)
20. She is devoted to her health and fitness and exercises regularly. (Sağlığına ve formda kalmaya bağlı ve düzenli olarak egzersiz yapar.)

21. They devoted their resources to environmental conservation and sustainability. (Çevre koruma ve sürdürülebilirlik için kaynaklarını ayırdılar.)
22. He devotes his weekends to spending time with his family and friends. (Hafta sonlarını ailesi ve arkadaşlarıyla geçirmeye adar.)
23. She is devoted to her career and has worked hard to reach her goals. (Kariyerine bağlı ve hedeflerine ulaşmak için çalışmıştır.)
24. They devoted their time to mentoring and inspiring young people in their community. (Toplumlarındaki gençleri mentörlük yapmak ve onlara ilham vermek için zamanlarını ayırdılar.)
25. He devotes his resources to investing in sustainable and ethical businesses. (Sürdürülebilir ve etik işletmelere yatırım yapmaya kaynaklarını ayırır.)
26. She is devoted to her spiritual practice and meditates daily. (Spiritüel pratiklerine bağlı ve her gün meditasyon yapar.)
27. They devoted their efforts to improving education in their community. (Toplumlarındaki eğitimi geliştirmek için çaba harcadılar.)
28. He devotes his talents to helping others and volunteers at a local nonprofit organization. (Yeteneklerini başkalarına yardım etmeye adar ve yerel bir kar amacı gütmeyen kuruluşta gönüllü olarak çalışır.)
29. She is devoted to her relationship and always makes time for her partner. (İlişkisine bağlı ve her zaman partneri için zaman ayırır.)
30. They devoted their passion to creating art and have exhibited their work in galleries around the world. (Sanata olan tutkularını yaratmaya adadılar ve eserlerini dünya çapındaki galerilerde sergilediler.)