Degrade İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Degrade İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Degrade İle İlgili Cümleler

Degrade: bozulmak, kötüleşmek, değer kaybetmek

1. The quality of the product degraded over time. (Ürünün kalitesi zamanla kötüleşti.)
2. He felt degraded by the way his boss spoke to him. (Patronunun kendisiyle konuşma şekliyle kendini aşağılanmış hissetti.)
3. The city’s air quality has been degrading for years. (Şehrin hava kalitesi yıllardır kötüleşiyor.)
4. The building has degraded significantly since it was abandoned. (Bina terk edildiğinden beri önemli ölçüde bozuldu.)
5. Her reputation degraded after the scandal. (Skandal sonrası ünü kötüleşti.)
6. The conditions in the prison slowly degraded his mental state. (Cezaevindeki koşullar onun zihinsel durumunu yavaşça bozdu.)
7. The constant exposure to sunlight caused the paint to degrade. (Sürekli güneşe maruz kalmak, boyanın bozulmasına neden oldu.)
8. His health slowly degraded due to his unhealthy lifestyle. (Sağlığı, sağlıksız yaşam tarzından dolayı yavaşça bozuldu.)
9. The relationship between the two countries has degraded over the past few years. (İki ülke arasındaki ilişki son birkaç yılda kötüleşti.)
10. The team’s performance degraded after losing their star player. (Takımın yıldız oyuncusunu kaybetmesinin ardından performansı düştü.)
11. The metal fence degraded due to rust. (Metal çit pas nedeniyle bozuldu.)
12. His behavior degraded after he started drinking heavily. (Aşırı içmeye başladıktan sonra davranışları kötüleşti.)
13. The company’s profits degraded due to the economic downturn. (Ekonomik durgunluk nedeniyle şirketin karı azaldı.)
14. The fabric of the shirt degraded after multiple washes. (Gömleğin kumaşı birkaç yıkamadan sonra bozuldu.)
15. The software’s performance degraded after the latest update. (Yazılımın performansı son güncellemeden sonra düştü.)
16. The environment degraded due to pollution. (Kirlilik nedeniyle çevre bozuldu.)
17. The value of the antique degraded after it was damaged. (Antikanın değeri hasar gördükten sonra düştü.)
18. The team’s morale degraded after losing multiple games in a row. (Takımın moral değeri ardı ardına kaybedilen maçlardan sonra düştü.)
19. The taste of the food degraded after it sat out for too long. (Yiyeceğin tadı çok uzun süre beklediği için bozuldu.)
20. The historical monument has slowly degraded due to natural wear and tear. (Tarihi anıt doğal aşınma ve yıpranma nedeniyle yavaşça bozuldu.)

21. The relationship between the two siblings degraded over time due to their constant arguments. (İki kardeş arasındaki ilişki sürekli tartışmalar nedeniyle zamanla kötüleşti.)
22. The actor’s career degraded after a series of bad movie choices. (Aktörün kariyeri kötü film seçimleri sonrası bozuldu.)
23. The condition of the roads degraded after years of neglect. (Yıllarca ihmal edilmesinin ardından yolların durumu kötüleşti.)
24. The painting degraded over time due to exposure to sunlight. (Tablo zamanla güneşe maruz kalmaktan dolayı bozuldu.)
25. The company’s reputation degraded after they were involved in a scandal. (Şirket, skandala karıştıktan sonra ünü kötüleşti.)
26. The quality of the water degraded after the factory dumped its waste into the river. (Fabrika atıklarını nehre döktükten sonra su kalitesi bozuldu.)
27. The singer’s voice degraded over the years due to smoking. (Şarkıcının sesi yıllar içinde sigara içmekten dolayı bozuldu.)
28. The wooden furniture degraded after being exposed to moisture. (Nemden etkilenen ahşap mobilyalar bozuldu.)
29. The company’s financial situation degraded after they made a series of bad investments. (Şirket, kötü yatırımlar yaptıktan sonra mali durumu kötüleşti.)
30. The software’s usability degraded after a new feature was added. (Yeni bir özellik eklendikten sonra yazılımın kullanılabilirliği düştü.)