Deficiency İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deficiency İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deficiency Nedir?

Deficiency, bir şeyin eksikliği veya yetersizliği anlamına gelir. Genellikle bir şeyin normalden daha az olması durumunu ifade etmek için kullanılır. Bu kelime, özellikle sağlık alanında vitamin veya mineral eksikliği gibi durumları ifade etmek için sık kullanılır.

Örnek cümleler:

1. I have a vitamin deficiency and need to take supplements. (Vitamin eksikliğim var ve takviye almalıyım.)
2. Iron deficiency can lead to anemia. (Demir eksikliği anemiye yol açabilir.)
3. The deficiency in the company’s budget was due to overspending. (Şirketin bütçe açığı aşırı harcamalardan kaynaklanıyordu.)
4. Her deficiency in the plan was carefully considered before it was approved. (Planın her eksikliği onaylanmadan önce dikkatle değerlendirildi.)
5. The team’s deficiency in experience was evident in their performance. (Takımın deneyim eksikliği performanslarında belirgindi.)
6. Lack of sunlight can cause a vitamin D deficiency. (Güneş ışığından yoksun kalmak, D vitamini eksikliğine neden olabilir.)
7. The athlete’s deficiency in training led to poor results in the competition. (Sporcunun antrenman eksikliği, yarışmada kötü sonuçlara neden oldu.)
8. The deficiency of affordable housing in the city is a major problem. (Şehirde uygun fiyatlı konut eksikliği büyük bir sorundur.)
9. The deficiency of essential nutrients in the diet can affect overall health. (Diyetteki temel besin maddelerinin eksikliği, genel sağlığı etkileyebilir.)
10. The student’s deficiency in math skills made it difficult for them to understand the concept. (Öğrencinin matematik becerilerindeki eksiklik, kavramı anlamasını zorlaştırdı.)
11. The company’s deficiency in customer service led to many complaints. (Şirketin müşteri hizmetlerindeki eksiklik, birçok şikayete neden oldu.)
12. The deficiency of rain has caused a drought in the region. (Yağmur eksikliği bölgede kuraklığa neden oldu.)
13. The deficiency of sleep can affect mood and cognitive function. (Uyku eksikliği, ruh hali ve bilişsel işlevi etkileyebilir.)
14. The deficiency of funds made it difficult to complete the project on time. (Fon eksikliği, projeyi zamanında tamamlamayı zorlaştırdı.)
15. The deficiency of skilled workers in the industry is a growing concern. (Sanayideki nitelikli işçi eksikliği büyüyen bir endişe kaynağıdır.)
16. The deficiency of proper training led to a high employee turnover rate. (Uygun eğitim eksikliği, yüksek personel devir oranına neden oldu.)
17. The deficiency of resources hindered the development of the new

product. (Kaynak eksikliği, yeni ürünün gelişimini engelledi.)
18. The deficiency of teamwork was evident in the project’s failure. (Takım çalışması eksikliği, projenin başarısızlığında belirgindi.)

19. The deficiency of communication between departments caused confusion and delays. (Departmanlar arasındaki iletişim eksikliği, karışıklığa ve gecikmelere neden oldu.)
20. The deficiency of empathy in the leader caused a lack of morale among the team. (Liderdeki empati eksikliği, takım arasında moral eksikliğine neden oldu.)