Defeat İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Defeat (Yenilgi)
Defeat, bir mücadeleyi kaybetmek veya bir hedefe ulaşamamak anlamına gelir.
- Despite their best efforts, the team suffered a crushing defeat. (En iyi çabalarına rağmen, takım ezici bir yenilgi yaşadı.)
- I don’t want to accept defeat just yet. (Henüz yenilgiyi kabul etmek istemiyorum.)
- The company was defeated in its attempt to win the contract. (Şirket, sözleşmeyi kazanma girişiminde yenildi.)
- The army suffered a major defeat in the battle. (Ordu, savaşta büyük bir yenilgi yaşadı.)
- Losing the championship was a bitter defeat for the team. (Şampiyonluğu kaybetmek, takım için acı bir yenilgiydi.)
- The boxer suffered a humiliating defeat in the ring. (Bokör, ringde utanç verici bir yenilgi yaşadı.)
- The political party faced defeat in the elections. (Siyasi parti, seçimlerde yenilgiyle karşı karşıya kaldı.)
- It’s important to learn from defeat and move on. (Yenilgiden ders almak ve ileriye gitmek önemlidir.)
- The team was able to recover from their previous defeat and win the next game. (Takım, önceki yenilgilerinden kurtulup, bir sonraki maçı kazanmayı başardı.)
- The athlete felt defeated after failing to break the world record. (Sporcu, dünya rekorunu kıramadığı için yenilmiş hissetti.)
- The political candidate conceded defeat to his opponent. (Siyasi aday, rakibine yenildiğini kabul etti.)
- Sometimes defeat can be a valuable lesson in humility. (Bazen yenilgi, alçakgönüllülük konusunda değerli bir ders olabilir.)
- The team’s defeat was attributed to poor communication and coordination. (Takımın yenilgisi, kötü iletişim ve koordinasyona bağlandı.)
- Defeat can be a catalyst for change and improvement. (Yenilgi, değişim ve gelişme için bir katalizör olabilir.)
- The athlete was determined to bounce back from his defeat and win the next race. (Sporcu, yenilgisinden toparlanıp, bir sonraki yarışı kazanmaya kararlıydı.)
- The company refused to accept defeat and continued to pursue the project. (Şirket, yenilgiyi kabul etmeyi reddedip, projeyi takip etmeye devam etti.)
- Defeat can be a source of motivation to work harder and improve. (Yenilgi, daha çok çalışma ve gelişme için bir motivasyon kaynağı olabilir.)
- The team was determined to avenge their previous defeat against their rival. (Takım, rakipleri karşısındaki önceki yenilgilerini intikam almak için kararlıydı.)
- The athlete’s defeat was a disappointment to his fans, but he remained determined to keep trying. (S
porcu, yenilgisi hayranları için bir hayal kırıklığıydı, ancak denemeye devam etmeye kararlı kaldı.)
20. The defeat served as a wake-up call for the team to reevaluate their strategies and approach. (Yenilgi, takımın stratejilerini ve yaklaşımını gözden geçirmesi için bir uyarı niteliği taşıdı.)
Hemen Yorum Yaz