Deceptively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deceptively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deceptively Nedir?

Deceptively kelimesi, bir şeyin gerçekte olduğundan farklı veya yanıltıcı bir şekilde görünmesi anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

1. The hill looked deceptively easy to climb, but it was actually very steep. (Tepe tırmanması kolay görünüyordu ama aslında çok dikti.)
2. She had a deceptively innocent expression on her face, but I knew she was up to something. (Yüzünde deceptively masum bir ifade vardı ama bir şeyler çevirdiğini biliyordum.)
3. The restaurant’s prices were deceptively low, but the portions were small. (Restoranın fiyatları deceptively düşük görünüyordu ama porsiyonlar küçüktü.)
4. The book’s cover was deceptively simple, but the story inside was very complex. (Kitabın kapağı deceptively basit görünüyordu ama içindeki hikaye çok karmaşıktı.)
5. His deceptively slow pace allowed him to conserve energy for the final sprint. (Deceptively yavaş tempolu koşusu son sprint için enerji tasarrufu sağladı.)
6. The new employee had a deceptively relaxed attitude, but he was actually very efficient. (Yeni çalışanın deceptively rahat bir tutumu vardı ama aslında çok verimliydi.)
7. The lake’s clear water was deceptively deep, and many swimmers were caught off guard. (Gölün berrak suyu deceptively derin ve birçok yüzücü hazırlıksız yakalandı.)
8. The actor’s deceptively simple portrayal of the character was actually very nuanced. (Oyuncunun karakterin deceptively basit canlandırması aslında çok ince ayrıntılıydı.)
9. The company’s deceptively positive earnings report hid some troubling financial data. (Şirketin deceptively pozitif kazanç raporu bazı endişe verici finansal verileri gizliyordu.)
10. The new product’s deceptively small size packed a powerful punch. (Yeni ürünün deceptively küçük boyutu güçlü bir darbe yarattı.)
11. Her deceptively calm demeanor masked her inner turmoil. (Deceptively sakin tutumu iç dünyasındaki çalkantıyı gizledi.)
12. The website’s deceptively simple design was actually very user-friendly. (Web sitesinin deceptively basit tasarımı aslında kullanıcı dostuydu.)
13. The building’s deceptively modern façade hid its historic significance. (Binanın deceptively modern cephesi tarihi önemini gizliyordu.)
14. The singer’s deceptively gentle voice belied her powerful range. (Şarkıcının deceptively nazik sesi güçlü menzilini yansıtmıyordu.)
15. The task was deceptively difficult, and it took much longer than anticipated. (Görev deceptively zordu ve tahmin edilenden daha uzun sürdü.)
16. The product’s deceptively

low price was a tactic to attract more customers. (Ürünün deceptively düşük fiyatı daha fazla müşteri çekmek için bir taktikti.)
17. The boxer’s deceptively casual movements masked his deadly precision. (Bokserin deceptively rahat hareketleri ölümcül hassasiyetini gizliyordu.)

18. The town’s deceptively quiet streets hid a bustling nightlife. (Kentin deceptively sessiz sokakları hareketli bir gece hayatını gizliyordu.)
19. The chef’s deceptively simple dish was actually a masterpiece of flavor. (Şefin deceptively basit yemeği aslında bir tat harikasıydı.)
20. The suspect’s deceptively convincing alibi fell apart under scrutiny. (Şüphelinin deceptively ikna edici alibi titiz bir inceleme altında çöktü.)