Cutlet İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cutlet İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cutlet

Cutlet, genellikle etten yapılan, kemikten ayrılmış ve inceltilmiş yassı bir parçadır.

Örnek Cümleler:

1. I ordered a lamb cutlet for dinner. (Akşam yemeği için kuzu kotleti sipariş ettim.)
2. The chicken cutlet was delicious. (Tavuk kotleti lezzetliydi.)
3. She cooked the cutlets in butter. (Kotletleri tereyağıyla pişirdi.)
4. My mom’s pork cutlets are my favorite. (Annemin domuz eti kotletleri favorimdir.)
5. He used a meat mallet to flatten the cutlets. (Kotletleri düzleştirmek için et tokmağı kullandı.)
6. The veal cutlet was tender and juicy. (Dana kotleti yumuşak ve sulu idi.)
7. She seasoned the cutlets with salt and pepper. (Kotletleri tuz ve biberle baharatlandırdı.)
8. The restaurant served breaded cutlets with a side of fries. (Restoran ekmek kızartması kotletler yanında patates kızartması servis etti.)
9. I prefer my cutlets pan-fried instead of grilled. (Kotletlerimi ızgarada değil tavada kızartmayı tercih ederim.)
10. The lamb cutlet was cooked to perfection. (Kuzu kotleti mükemmel pişirilmişti.)
11. He ordered a double serving of pork cutlets. (Domuz eti kotletinden çift porsiyon sipariş etti.)
12. She marinated the chicken cutlets in lemon and garlic. (Tavuk kotletlerini limon ve sarımsakla marine etti.)
13. The chef recommended the beef cutlet as the specialty of the house. (Şef evin özelitesi olarak dana kotletini tavsiye etti.)
14. The cutlets were seasoned with rosemary and thyme. (Kotletler biberiye ve kekikle baharatlandırıldı.)
15. The breaded cutlets were crispy on the outside and tender on the inside. (Ekmek kızartması kotletler dışarıda çıtır ve içeride yumuşaktı.)
16. She prepared the veal cutlets with a mushroom sauce. (Dana kotletleri mantar sosuyla hazırladı.)
17. The pork cutlet was accompanied by a side of roasted vegetables. (Domuz eti kotleti kızarmış sebzelerin yanında servis edildi.)
18. He grilled the cutlets over an open flame. (Kotletleri açık alev üzerinde ızgara yaptı.)
19. The chicken cutlets were seasoned with a blend of herbs and spices. (Tavuk kotletleri birçok baharatın karışımıyla baharatlandırıldı.)
20. She breaded the cutlets with panko crumbs for extra crunch. (Kotletleri ekstra çıtırlık için panko kırıntılarıyla kapladı.)

Continuation:

21. The restaurant served a platter of mixed cutlets – lamb, pork, and chicken. (Restoran karışık kotlet tabağı servis etti – kuzu, domuz eti ve tavuk.)
22. He seasoned the beef cutlet with a blend of chili powder and cumin. (Dana kotletini biber ve kimyon karışımı ile baharatlandırdı.)
23. She braised the veal cutlets in a red wine sauce. (Dana kotletlerini kırmızı şarap sosunda kısık ateşte pişirdi.)
24. The breaded chicken cutlets were topped with a homemade tomato sauce. (Ekmek kızartması tavuk kotletleri ev yapımı domates sosuyla servis edildi.)
25. He served the grilled cutlets with a side of garlic mashed potatoes. (Izgara kotletleri sarımsaklı püre patatesin yanında servis etti.)
26. The pork cutlets were marinated in a mixture of soy sauce and honey. (Domuz eti kotletleri soya sosu ve bal karışımında marine edildi.)
27. She coated the lamb cutlets with a mixture of Dijon mustard and breadcrumbs. (Kuzu kotletlerini Dijon hardalı ve ekmek kırıntısı karışımı ile kapladı.)
28. The breaded pork cutlets were served with a side of coleslaw. (Ekmek kızartması domuz eti kotletleri lahana salatasının yanında servis edildi.)
29. He seasoned the chicken cutlets with a blend of lemon pepper and garlic salt. (Tavuk kotletlerini limon biberi ve sarımsak tuzu karışımı ile baharatlandırdı.)
30. The restaurant offered a vegetarian option with breaded eggplant cutlets. (Restoran ekmek kızartması patlıcan kotletleri ile vejetaryen bir seçenek sunuyor.)