Curative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Curative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Curative Nedir?

Curative, tedavi edici veya iyileştirici anlamına gelen bir sıfattır. Bir hastalığı veya rahatsızlığı tedavi etmek için kullanılan ilaç, tedavi veya yöntemler curative olarak adlandırılabilir.

Örnek Cümleler:

  1. The new medicine is curative for the flu. (Yeni ilaç grip için tedavi edicidir.)
  2. The doctor recommended a curative therapy for her back pain. (Doktor onun sırt ağrısı için iyileştirici bir terapi önerdi.)
  3. Exercise can be a curative measure for depression. (Egzersiz depresyon için tedavi edici bir önlem olabilir.)
  4. The herbal tea is known for its curative properties. (Bitki çayı tedavi edici özellikleriyle tanınır.)
  5. The curative effect of acupuncture is still debated among experts. (Akupunkturun tedavi edici etkisi uzmanlar arasında hala tartışmalıdır.)
  6. The curative powers of the mineral water are legendary. (Mineral suyunun tedavi edici güçleri efsanedir.)
  7. He tried many curative methods before finding the right one for his allergy. (Alerjisi için doğru olanı bulmadan önce birçok tedavi yöntemi denedi.)
  8. The curative mud bath was very relaxing for her arthritis. (Artriti için iyileştirici çamur banyosu onun için çok rahatlatıcıydı.)
  9. The curative effects of meditation on stress are well-documented. (Stres üzerinde meditasyonun tedavi edici etkileri iyi belgelenmiştir.)
  10. They went to the spa to enjoy the curative treatments. (İyileştirici tedavilerden yararlanmak için spa’ya gittiler.)
  11. The curative massage helped him recover from his injury faster. (İyileştirici masaj onun yaralanmasından daha hızlı iyileşmesine yardımcı oldu.)
  12. The curative properties of honey have been known for centuries. (Balın tedavi edici özellikleri yüzyıllardır bilinmektedir.)
  13. The curative effects of laughter on mental health are underrated. (Gülmenin zihinsel sağlık üzerindeki tedavi edici etkileri az değerlendiriliyor.)
  14. She chose a natural and curative approach to healing her skin condition. (Cildi durumunu iyileştirmek için doğal ve tedavi edici bir yaklaşım seçti.)
  15. The curative power of positive thinking is often overlooked. (Olumlu düşüncenin tedavi edici gücü sıklıkla göz ardı edilir.)
  16. They sought curative therapies for their son’s autism. (Oğullarının otizmi için tedavi edici terapiler aradılar.)
  17. The curative effects of music therapy are widely recognized. (Müzik terapisinin tedavi edici etkileri geniş çapta tanınmaktadır.)
  18. The curative properties of essential oils are used in aromatherapy. (Esansiyel yağların tedavi

edici özellikleri aromaterapide kullanılmaktadır.)
19. The curative benefits of a healthy diet and exercise are undeniable. (Sağlıklı beslenme ve egzersizin tedavi edici faydaları inkar edilemez.)

  1. She was amazed by the curative powers of the natural hot springs. (Doğal sıcak su kaynaklarının tedavi edici güçleri onu şaşırttı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.