Cowardice İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cowardice İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cowardice Nedir?

Cowardice, korkaklık anlamına gelir. Bir kişinin korkaklık göstermesi veya zayıf bir şekilde hareket etmesi durumunu ifade eder.

Örnek Cümleler:

  1. He showed cowardice when he refused to speak up against the bullies. (O, zorbalara karşı konuşmak için cesaretini kaybederek korkaklık gösterdi.)
  2. Cowardice is not a desirable trait in a leader. (Liderde korkaklık istenmeyen bir özelliktir.)
  3. Don’t let cowardice hold you back from taking risks and achieving your goals. (Korkaklık, risk almaktan ve hedeflerinize ulaşmaktan vazgeçirmesine izin vermeyin.)
  4. The soldier was accused of cowardice for abandoning his post during the battle. (Asker, savaş sırasında görev yerini terk ettiği için korkaklıkla suçlandı.)
  5. It takes courage to face your fears and overcome cowardice. (Korkularınızla yüzleşmek ve korkaklığı yenmek cesaret gerektirir.)
  6. The cowardice of the defendant was evident in his refusal to take responsibility for his actions. (Davacının korkaklığı, eylemlerinden sorumlu olmayı reddetmesiyle açıkça ortaya çıktı.)
  7. Cowardice is often the result of low self-esteem and lack of confidence. (Korkaklık genellikle düşük özsaygı ve özgüven eksikliğinin bir sonucudur.)
  8. It is better to face your problems head-on than to succumb to cowardice and avoid them. (Sorunlarla yüzleşmek ve kaçmak yerine korkaklığa yenik düşmek daha iyidir.)
  9. The team captain was criticized for his cowardice in not standing up for his teammates. (Takım kaptanı, takım arkadaşlarına sahip çıkmadaki korkaklığı nedeniyle eleştirildi.)
  10. Cowardice is often the easy way out, but it rarely leads to true happiness. (Korkaklık genellikle kolay çözüm gibi görünse de, nadiren gerçek mutluluğa yol açar.)
  11. The hero’s bravery stood in stark contrast to the villain’s cowardice. (Kahramanın cesareti, kötünün korkaklığıyla keskin bir tezat oluşturdu.)
  12. She overcame her cowardice and spoke out against the injustice she saw. (Korkaklığını yenerek gördüğü haksızlığa karşı konuştu.)
  13. Cowardice is not just about fear, but also about a lack of determination and resilience. (Korkaklık sadece korkuyla ilgili değildir, aynı zamanda kararlılık ve direnç eksikliğiyle de ilgilidir.)
  14. The soldier was awarded a medal for his bravery in the face of his comrade’s cowardice. (Asker, silah arkadaşının korkaklığına karşı cesareti n

eden için bir madalya verildi.)
15. Cowardice can hold you back from achieving your full potential in life. (Korkaklık, hayatta tam potansiyelinize ulaşmanıza engel olabilir.)

  1. He regretted his cowardice in not standing up to his boss when he was unfairly treated. (Adaletsiz davranıldığında patronuna karşı durmayan korkaklığından pişman oldu.)
  2. Cowardice can be contagious, but so can bravery. (Korkaklık bulaşıcı olabilir, ancak cesaret de bulaşıcı olabilir.)
  3. The politician’s cowardice in avoiding difficult questions did not go unnoticed by the public. (Zor soruları kaçınarak korkaklık gösteren siyasetçinin halk tarafından fark edilmedi.)
  4. Overcoming cowardice can be a long and difficult process, but it is worth it in the end. (Korkaklığı yenmek uzun ve zorlu bir süreç olabilir, ancak sonunda buna değer.)
  5. Cowardice is not a permanent trait and can be overcome with practice and determination. (Korkaklık kalıcı bir özellik değildir ve pratik yaparak ve kararlılıkla üstesinden gelinebilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.