Conjecture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Conjecture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Conjecture Nedir?

Conjecture, bir kanı veya teoriye dayanan, ancak henüz tam olarak kanıtlanmamış bir iddiadır.

Örnek cümleler:

1. Many scientists believe in the conjecture that there may be life on other planets. (Birçok bilim adamı, diğer gezegenlerde yaşam olabileceğine dair bir kanıya inanır.)
2. The mathematician presented his conjecture at the conference, but it still needs to be proven. (Matematikçi, konferansta kanısını sundu, ancak hala kanıtlanması gerekiyor.)
3. The book is filled with conjectures about the author’s life, but there is no concrete evidence to support them. (Kitap, yazarın hayatıyla ilgili kanılardan dolu, ancak bunları destekleyecek somut bir kanıt yok.)
4. The CEO’s conjecture about the future of the company was proven wrong when it went bankrupt. (CEO’nun şirketin geleceğiyle ilgili kanısı iflas ettiğinde yanlış çıktı.)
5. The detective had a conjecture about who the murderer was, but he needed more evidence to prove it. (Dedektifin katilin kim olduğuyla ilgili bir kanısı vardı, ancak kanıtlamak için daha fazla kanıta ihtiyacı vardı.)
6. The politician’s conjecture that he would win the election was proven right when he received the most votes. (Politikacının seçimi kazanacağına dair kanısı, en çok oy alan kişi olduğunda doğru çıktı.)
7. The archaeologist’s conjecture about the age of the artifacts was based on the surrounding soil, but he needed to do further tests to confirm it. (Arkeologun eserlerin yaşıyla ilgili kanısı, çevreleyen toprağa dayanıyordu, ancak bunu doğrulamak için daha fazla test yapması gerekiyordu.)
8. The conspiracy theorist’s conjecture about a government cover-up was dismissed by most people as baseless. (Komplote teorisyeninin hükümetin örtbasına dair kanısı, çoğu insan tarafından temelsiz olarak reddedildi.)
9. The physicist’s conjecture about the behavior of subatomic particles has yet to be proven, but it has led to new discoveries. (Fizikçinin, atom altı parçacıkların davranışıyla ilgili kanısı henüz kanıtlanmadı, ancak yeni keşiflere yol açtı.)
10. The historian’s conjecture about the cause of the war was

proven wrong when new evidence was discovered that contradicted his theory. (Tarihçinin savaşın sebebiyle ilgili kanısı, teorisine çelişen yeni kanıtlar keşfedildiğinde yanlış çıktı.)
11. The novelist’s conjecture about the ending of the story surprised readers when it turned out to be completely unexpected. (Roman yazarının hikayenin sonuyla ilgili kanısı, tamamen beklenmedik çıktığında okuyucuları şaşırttı.)

12. The economist’s conjecture about the impact of inflation on the economy was supported by statistical data. (Ekonomistin enflasyonun ekonomi üzerindeki etkisiyle ilgili kanısı, istatistiksel verilerle desteklendi.)
13. The philosopher’s conjecture about the nature of reality has been debated for centuries without a definitive answer. (Filozofun gerçekliğin doğasıyla ilgili kanısı, kesin bir cevap olmadan yüzyıllardır tartışılmaktadır.)
14. The linguist’s conjecture about the origin of language is based on comparative analysis of different languages. (Dil bilimcinin dilin kökeniyle ilgili kanısı, farklı dillerin karşılaştırmalı analizine dayanmaktadır.)
15. The artist’s conjecture about the meaning behind the painting was left open to interpretation by the viewer. (Sanatçının tablonun arkasındaki anlamla ilgili kanısı, seyirci tarafından yorumlanmaya açık bırakıldı.)
16. The biologist’s conjecture about the evolution of species was supported by fossil evidence. (Biyologun türlerin evrimiyle ilgili kanısı, fosil kanıtları tarafından desteklendi.)
17. The geologist’s conjecture about the formation of mountains was based on the movement of tectonic plates. (Jeologun dağların oluşumuyla ilgili kanısı, tektonik levhaların hareketine dayanıyordu.)
18. The sociologist’s conjecture about the relationship between social class and crime was debated by experts in the field. (Sosyologun sosyal sınıf ve suç arasındaki ilişkiyle ilgili kanısı, alandaki uzmanlar tarafından tartışıldı.)
19. The psychologist’s conjecture about the effect of early childhood experiences on personality development was supported by research studies. (Psikologun kişilik gelişimi üzerinde erken çocukluk deneyimlerinin etkisiyle ilgili kanısı, araştırma çalışmaları tarafından desteklendi.)
20. The astronomer’s conjecture about