Concern İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Concern İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Concern

Concern kelimesi, “endişe, kaygı, ilgi, özen” gibi anlamlara gelir.

Örnek cümleler:

  1. I have some concern about your safety. (Güvenliğinle ilgili endişelerim var.)
  2. She expressed concern about the new regulations. (Yeni yönetmelikler hakkında kaygılarını ifade etti.)
  3. The company has shown great concern for the environment. (Şirket çevre konusunda büyük bir özen gösterdi.)
  4. He voiced his concern over the rising crime rates. (Artan suç oranları hakkındaki kaygılarını dile getirdi.)
  5. Her concern for her children’s education is admirable. (Çocuklarının eğitimi için gösterdiği özen takdire şayan.)
  6. The government has expressed concern about the economy. (Hükümet ekonomi konusunda endişelerini dile getirdi.)
  7. He has no concern for anyone but himself. (Kendisinden başka kimseye önem vermiyor.)
  8. The doctor expressed concern about the patient’s health. (Doktor hastanın sağlığıyla ilgili endişelerini dile getirdi.)
  9. She has a genuine concern for the welfare of animals. (Hayvanların refahıyla gerçekten ilgileniyor.)
  10. The company’s concern for customer satisfaction is evident. (Şirketin müşteri memnuniyetine verdiği önem açıkça görülüyor.)
  11. His concern for the environment is reflected in his lifestyle choices. (Çevre konusundaki kaygıları, yaşam tarzı tercihlerinde yansıyor.)
  12. The teacher has expressed concern about the student’s progress. (Öğretmen öğrencinin ilerlemesiyle ilgili endişelerini dile getirdi.)
  13. Her concern for her elderly parents is understandable. (Yaşlı anne babası için gösterdiği endişe anlaşılabilir.)
  14. The coach’s concern for the safety of his players is admirable. (Antrenörün oyuncularının güvenliği için gösterdiği endişe takdire şayan.)
  15. The government’s concern for national security is understandable. (Hükümetin ulusal güvenlik konusunda kaygıları anlaşılabilir.)
  16. I share your concern about the state of the environment. (Çevrenin durumu hakkındaki endişelerini paylaşıyorum.)
  17. His concern for his own well-being is understandable. (Kendi refahı için gösterdiği kaygı anlaşılabilir.)
  18. The company’s concern for workplace safety is evident in their policies. (Şirketin işyeri güvenliğine verdiği önem politikalarında açıkça görülüyor.)
  19. The teacher’s concern for the emotional well-being of her students is commendable. (Öğretmenin öğrencilerinin duygusal refahına gösterdiği ilgi övgüye değer.)
  20. The mother’s concern for her child’s health is understandable. (Annenin çocuğunun sağlığına gösterdiği ilgi anlaşılabilir.)
  1. The government’s concern for public health has led to the implementation of strict COVID-19 measures. (Hükümetin halk sağlığına gösterdiği ilgi, sıkı COVID-19 önlemlerinin uygulanmasına neden oldu.)
  2. His concern for the environment motivated him to start a recycling program in his community. (Çevre konusundaki kaygıları, topluluğunda bir geri dönüşüm programı başlatmasına neden oldu.)
  3. The CEO’s concern for employee well-being is reflected in the company’s generous benefits package. (CEO’nun çalışanların refahına gösterdiği ilgi, şirketin cömert yan haklar paketinde yansıyor.)
  4. She expressed concern about the safety of her teenage daughter staying out late. (Genç kızının geç saatlere kadar dışarıda kalması hakkında güvenlikle ilgili endişelerini dile getirdi.)
  5. The doctor’s concern for his patient’s mental health prompted him to refer them to a therapist. (Doktorun hastasının zihinsel sağlığına gösterdiği ilgi, onları bir terapiste yönlendirmesine neden oldu.)
  6. The teacher’s concern for the academic progress of her students led her to provide extra study materials. (Öğretmenin öğrencilerinin akademik ilerlemesiyle ilgili endişeleri, ekstra çalışma materyalleri sağlamasına yol açtı.)
  7. His concern for the safety of his community inspired him to join the local neighborhood watch. (Topluluğunun güvenliği hakkındaki kaygıları, yerel mahalle bekçiliğine katılmasına ilham verdi.)
  8. The company’s concern for ethical business practices is evident in their strict code of conduct. (Şirketin etik iş uygulamalarına gösterdiği ilgi, sıkı davranış kurallarında açıkça görülüyor.)
  9. The politician’s concern for the welfare of his constituents is evident in his proposed policies. (Politikacının seçmenlerinin refahına gösterdiği ilgi, önerdiği politikalarda açıkça görülüyor.)
  10. She expressed concern about the negative impact of social media on mental health. (Sosyal medyanın zihinsel sağlık üzerindeki olumsuz etkileri hakkında endişelerini dile getirdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.