Comparatively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Comparatively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Comparatively kelimesi nedir?

Comparatively kelimesi, iki veya daha fazla şeyin karşılaştırılması için kullanılan bir sıfat olan “karşılaştırmalı” anlamına gelir. Bu kelime genellikle bir şeyin diğerinden daha az veya daha fazla olduğunu belirtmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. Comparatively, the new car is faster than the old one. (Eski araca kıyasla yeni araba daha hızlıdır.)
2. This restaurant is comparatively cheaper than the one next door. (Bu restoran, yanındaki restorana kıyasla daha ucuzdur.)
3. She is comparatively younger than her colleagues. (O, meslektaşlarına kıyasla daha gençtir.)
4. The population of this city is comparatively small. (Bu şehrin nüfusu kıyasla küçüktür.)
5. The quality of this product is comparatively better than its competitors. (Bu ürünün kalitesi, rakiplerine kıyasla kıyasla daha iyidir.)
6. My hometown is comparatively quiet and peaceful. (Memleketim kıyasla sessiz ve huzurludur.)
7. She is comparatively short for her age. (Yaşına kıyasla o, kıyasla oldukça kısa.)
8. This company’s profits are comparatively low compared to last year. (Bu şirketin kârları, geçen yıla kıyasla kıyasla düşüktür.)
9. The weather here is comparatively milder than in other parts of the country. (Buradaki hava, ülkenin diğer bölgelerine kıyasla kıyasla daha ılımandır

  1. The hotel’s room rates are comparatively reasonable. (Otelin oda ücretleri, kıyasla makul.)
  2. The traffic in this city is comparatively heavy. (Bu şehirdeki trafik, kıyasla yoğun.)
  3. Her grades are comparatively higher than her classmates. (Onun notları, sınıf arkadaşlarına kıyasla kıyasla daha yüksektir.)
  4. The museum’s collection is comparatively small but impressive. (Müzenin koleksiyonu, kıyasla küçük ama etkileyici.)
  5. The cost of living in this city is comparatively high. (Bu şehirdeki yaşam maliyetleri, kıyasla yüksek.)
  6. This movie is comparatively shorter than the last one. (Bu film, son film kıyasla kıyasla daha kısadır.)
  7. The restaurant’s service is comparatively slower during peak hours. (Restoranın hizmeti, yoğun saatlerde kıyasla daha yavaş.)
  8. The apartment is comparatively spacious for a one-bedroom unit. (Bu apartman dairesi, bir yatak odalı birimlere kıyasla kıyasla oldukça geniştir.)
  9. The water here is comparatively cleaner than in other parts of the city. (Buradaki su, şehrin diğer bölgelerine kıyasla kıyasla daha temizdir.)
  10. This company’s policies are comparatively flexible. (Bu şirketin politikaları, kıyasla esnektir.)
  11. The production of this factory is comparatively higher than its competitors

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.