Comparable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Comparable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Comparable

Comparable kelimesi Türkçe’de “karşılaştırılabilir” anlamına gelir. Bu kelime, bir şeyin başka bir şeyle karşılaştırılabilecek kadar benzer olduğunu ifade eder.

Örnek cümleler:

  1. The two products are comparable in terms of quality. (İki ürün kalite açısından karşılaştırılabilir.)
  2. The salaries offered by the two companies are not comparable. (İki şirketin teklif ettiği maaşlar karşılaştırılabilir değil.)
  3. The two athletes are comparable in terms of their speed and agility. (İki sporcu hız ve çeviklik açısından karşılaştırılabilir.)
  4. The new model is comparable to the old one in terms of its features. (Yeni model özellikleri açısından eski modelle karşılaştırılabilir.)
  5. The performance of the two cars is comparable, but one is more fuel-efficient. (İki aracın performansı karşılaştırılabilir, ancak biri daha yakıt tasarruflu.)
  6. The two books are not comparable, as one is a work of fiction and the other is a biography. (İki kitap karşılaştırılabilir değil, çünkü biri kurgusal bir eser diğeri ise bir biyografi.)
  7. The prices of the two hotels are comparable, but one has better amenities. (İki otelin fiyatları karşılaştırılabilir, ancak biri daha iyi olanaklara sahip.)
  8. The performance of the two laptops is comparable, but one has a better battery life. (İki dizüstü bilgisayarın performansı karşılaştırılabilir, ancak biri daha iyi bir batarya ömrüne sahip.)
  9. The two cities are comparable in terms of population size. (İki şehir nüfus büyüklüğü açısından karşılaştırılabilir.)
  10. The two paintings are comparable in terms of their style and subject matter. (İki resim tarzı ve konu açısından karşılaştırılabilir.)
  11. The two basketball players are comparable in terms of their height and weight. (İki basketbol oyuncusu boy ve kilo açısından karşılaştırılabilir.)
  12. The two movies are not comparable, as one is a comedy and the other is a drama. (İki film karşılaştırılabilir değil, çünkü biri bir komedi diğeri ise bir drama.)
  13. The two restaurants are comparable in terms of their cuisine, but one has a better ambiance. (İki restoranın mutfağı karşılaştırılabilir, ancak biri daha iyi bir atmosfere sahip.)
  14. The two universities are comparable in terms of their academic programs, but one has a better reputation. (İki üniversitenin akademik programları karşılaştırılabilir, ancak biri daha iyi bir üne sahip.)
  15. The two smartphones are comparable in terms of their features, but one has a better camera. (İki akıllı telefonun özellikleri karşılaştırılabilir, ancak biri daha iyi bir kameraya sahip.)
  16. The
  1. The two airlines are comparable in terms of their safety records, but one has better customer service. (İki havayolu şirketi güvenlik kayıtları açısından karşılaştırılabilir, ancak biri daha iyi müşteri hizmetine sahip.)
  2. The two fashion brands are comparable in terms of their price range, but one has more stylish designs. (İki moda markası fiyat aralığı açısından karşılaştırılabilir, ancak biri daha şık tasarımlara sahip.)
  3. The two musical instruments are comparable in terms of their sound quality, but one is more expensive. (İki müzik aletinin ses kalitesi karşılaştırılabilir, ancak biri daha pahalı.)
  4. The two job offers are comparable in terms of salary and benefits, but one offers more opportunities for growth. (İki iş teklifi maaş ve avantajlar açısından karşılaştırılabilir, ancak biri daha fazla büyüme fırsatı sunuyor.)
  5. The two investment options are comparable in terms of their risk and return, but one has lower fees. (İki yatırım seçeneği risk ve getiri açısından karşılaştırılabilir, ancak biri daha düşük ücretlere sahip.)

(Türkçe çeviriler kalın ve siyah renkle yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.