Companionship İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Companionship İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Companionship

Companionship, birlikte zaman geçirme ve arkadaşlık anlamına gelir. İnsanlar, çoğu zaman birlikte vakit geçirebilecekleri ve paylaşımlar yapabilecekleri bir arkadaşlık ilişkisi arayışındadırlar.

İşte bazı örnek cümleler:

1. Companionship is important for mental health. – Zihinsel sağlık için arkadaşlık önemlidir.
2. She enjoyed the companionship of her cat. – Kedisi ile birlikte vakit geçirmenin arkadaşlık olduğunu sevdi.
3. They formed a strong bond of companionship. – Güçlü bir arkadaşlık bağı kurdular.
4. He sought companionship after the death of his wife. – Karısının ölümünden sonra arkadaşlık aradı.
5. The dog provided her with companionship during her long illness. – Uzun hastalık sürecinde köpeği ona arkadaşlık sağladı.
6. They cherished the companionship of each other. – Birbirlerinin arkadaşlık ilişkisine önem verdiler.
7. He turned to his friends for companionship during his loneliness. – Yalnızlığı sırasında arkadaşlık için arkadaşlarına yöneldi.
8. The book provides a sense of companionship for those who are alone. – Kitap, yalnız olanlar için bir arkadaşlık hissi sağlar.
9. They enjoyed the companionship of each other’s company. – Birbirlerinin şirketindeki arkadaşlık ilişkisini sevdiler.
10. He was looking for companionship in his retirement. – Emekliliğinde arkadaşlık arıyordu.
11. The cat provided her with companionship and comfort. – Kedi ona arkadaşlık ve rahatlık sağladı.
12. They enjoyed the companionship of a good conversation. – İyi bir konuşmanın arkadaşlık ilişkisini sevdiler.
13. She was grateful for the companionship of her close friends. – Yakın arkadaşlarının arkadaşlık ilişkisine minnettar oldu.
14. The old couple valued the companionship of each other’s company. – Yaşlı çift birbirlerinin şirketindeki arkadaşlık ilişkisini değerli buldu.
15. They found companionship in their shared

16. The group of hikers enjoyed the companionship of each other on their journey. – Yürüyüş grubu, yolculuklarında birbirlerinin arkadaşlık ilişkisinden keyif aldı.
17. He found companionship in his passion for music. – Müzik tutkusuyla arkadaşlık buldu.
18. The elderly woman enjoyed the companionship of her knitting club. – Yaşlı kadın, örgü kulübündeki arkadaşlık ilişkisinden keyif aldı.
19. They formed a deep companionship after going through a difficult time together. – Zor bir süreçten birlikte geçtikten sonra derin bir arkadaşlık bağı kurdular.
20. The child found companionship in their imaginary friend. – Çocuk, hayali arkadaşında arkadaşlık buldu.

Yukarıdaki örnek cümleler, “companionship” kelimesinin farklı kullanımlarını ve bağlamlarını göstermektedir.