Commie İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Commie İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Commie Nedir?

Commie, “komünist” kelimesinin kısaltması olarak kullanılan bir argo terimdir. Genellikle Sovyetler Birliği veya diğer komünist ülkelerde yaşamış veya komünist ideolojiyi benimsemiş kişiler için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. I heard that John is a commie. (John’un bir komünist olduğunu duydum.)
2. My grandfather was a commie during the Cold War. (Dedem, Soğuk Savaş döneminde bir komünistti.)
3. Some people still believe in commie ideas. (Bazı insanlar hala komünist fikirlere inanıyorlar.)
4. She accused him of being a commie sympathizer. (Onu bir komünist sempatizanı olmakla suçladı.)
5. The government labeled the protestors as commies. (Hükümet, protestocuları komünistler olarak etiketledi.)
6. He was kicked out of the party for being a commie. (Partiden bir komünist olduğu için kovuldu.)
7. The commies were a major force in the country during the 20th century. (Komünistler, 20. yüzyılda ülkede önemli bir güçtü.)
8. They were arrested for distributing commie propaganda. (Komünist propagandası dağıttıkları için tutuklandılar.)
9. The commies were blamed for the failed revolution. (Komünistler, başarısız olan devrimin sorumlusu olarak suçlandılar.)
10. She grew up in a commie household. (O, komünist bir evde büyüdü.)
11. The commie movement was suppressed in many countries. (Komünist hareket, birçok ülkede bastırıldı.)
12. He was afraid of being labeled as a commie. (Bir komünist olarak etiketlenmekten korkuyordu.)
13. The commies advocated for workers’ rights. (Komünistler, işçilerin haklarını savundular.)
14. She accused the government of being commie-haters. (Hükümeti komünist karşıtı olmakla suçladı.)
15. He wrote a book about the rise and fall of commie regimes. (O, komünist rejimlerin yükselişi ve düşüşü hakkında bir kitap yazdı.)
16. The commies were successful in gaining power in some countries. (Komünistler, bazı ülkelerde iktidarı ele geçirmede başarılı oldular.)
17. She was ostracized for her commie beliefs. (Komünist inançlarından dolayı dışlandı.)
18. The commies were seen as a threat to democracy. (Komünistler, demokrasiye bir tehdit olarak görüldü.)
19. He joined the commie party when he was in college. (Üniversitedeyken komünist partiye katıldı.)
20. The commies were defeated in the civil war. (Komünistler, iç savaşta yenildiler.)

Bu örnek cümlelerde “commie” kelimesi,

genellikle komünizmle ilişkili kişiler, fikirler, hareketler veya eylemler hakkında konuşurken kullanılmıştır. Terim genellikle olumsuz bir çağrışıma sahip olduğundan, kullanımı kişinin amaçlarına ve muhatabının algılarına göre değişebilir.