Commendable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Commendable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Commendable (Övgüye değer)

Commendable kelimesi, bir kişi, davranış veya eylemin övgüye değer olduğunu ifade eder. İşte kelimenin kullanıldığı örnek cümleler:

1. It’s commendable that you always take the time to help others. (Başkalarına yardım etmek için her zaman zaman ayırman takdir edilecek bir şey.)
2. The charity’s efforts to feed the homeless are truly commendable. (Sokakta yaşayan insanları beslemek için yürütülen yardım çalışmaları gerçekten övgüye değer.)
3. Her bravery in the face of danger was commendable. (Tehlike karşısındaki cesareti övgüye değerdi.)
4. He made a commendable effort to learn a new language. (Yeni bir dil öğrenmek için övgüye değer bir çaba sarf etti.)
5. The company’s commitment to reducing its carbon footprint is commendable. (Şirketin karbon ayak izini azaltmaya yönelik taahhüdü övgüye değer.)
6. His dedication to his studies is commendable. (Okul çalışmalarına verdiği özveri övgüye değer.)
7. The firefighters’ bravery during the wildfire was commendable. (Orman yangını sırasında itfaiyecilerin cesareti övgüye değerdi.)
8. Her efforts to raise awareness about mental health issues are commendable. (Mental sağlık konularında farkındalık yaratmak için gösterdiği çabalar övgüye değer.)
9. It’s commendable that you have remained positive despite facing so many challenges. (Birçok zorlukla karşılaşmana rağmen olumlu kalmaya devam etmen takdir edilecek bir şey.)
10. His honesty in admitting his mistakes is commendable. (Hatalarını kabul etmedeki dürüstlüğü övgüye değer.)
11. The team’s hard work and dedication to their project is commendable. (Takımın projelerine gösterdikleri sıkı çalışma ve özveri övgüye değer.)
12. Her selflessness in volunteering at the local shelter is commendable. (Yerel barınakta gönüllü olarak çalışması övgüye değer.)
13. The company’s decision to donate a portion of its profits to charity is commendable. (Şirketin karının bir kısmını hayır kurumlarına bağışlamaya karar vermesi övgüye değer.)
14. His kindness towards his colleagues is commendable. (İş arkadaşlarına karşı gösterdiği nazik davranışlar övgüye değer.)
15. The students’ efforts to organize a successful charity event are commendable. (Başarılı bir yardım etkinliği düzenlemek için öğrencilerin gösterdiği çaba övgüye değer.)
16. Her perseverance in achieving her goals is commendable. (Hedeflerini gerçekleştirmek için gösterdiği azim övgüye değer.)
17. The organization’s commitment to promoting diversity and inclusion is commendable. (

Çok uzun bir cümle olmuş, devamı aşağıdaki gibi olabilir:

17. The organization’s commitment to promoting diversity and inclusion is commendable and serves as a model for other companies and institutions to follow.

18. His generosity in donating to the local food bank is commendable. (Yerel gıda bankasına yaptığı bağışta gösterdiği cömertlik övgüye değer.)

19. The athlete’s sportsmanship and fair play are commendable. (Sporculuğu ve adaletli oyunu övgüye değer.)

20. The school’s efforts to provide a safe and welcoming environment for all students are commendable. (Tüm öğrenciler için güvenli ve hoş bir ortam sağlamak için okulun gösterdiği çabalar övgüye değer.)