Coin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coin Nedir?

Coin kelimesi Türkçe’de madeni para anlamına gelir. Genellikle belirli bir değere sahip metal paralar için kullanılır. Ayrıca, kripto para birimleri için de kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. I found a coin on the street. (Sokakta bir madeni para buldum.)
2. The vending machine only accepts coins. (Otomat sadece madeni paraları kabul ediyor.)
3. The coin collection at the museum is very impressive. (Müzede bulunan madeni para koleksiyonu çok etkileyici.)
4. He flipped a coin to decide who would go first. (O, ilk kimin gideceğine karar vermek için madeni para attı.)
5. She put a coin in the parking meter. (Otopark makinesine bir madeni para koydu.)
6. The old man showed me his coin collection. (Yaşlı adam bana madeni para koleksiyonunu gösterdi.)
7. The coin was made of silver. (Madeni para gümüşten yapılmıştı.)
8. The kid was saving his coins in a piggy bank. (Çocuk madeni paralarını kumbarada biriktiriyordu.)
9. He had a lucky coin that he always carried with him. (O, her zaman yanında taşıdığı şanslı bir madeni parası vardı.)
10. The coin operated machine wasn’t working properly. (Madeni para ile çalışan makine düzgün çalışmıyordu.)
11. The old man gave me a rare coin as a gift. (Yaşlı adam bana hediye olarak nadir bir madeni para verdi.)
12. The treasure hunter dug up a cache of gold coins. (Hazine avcısı altın madeni para öbeği buldu.)
13. The coin dealer offered me a fair price for my collection. (Madeni para satıcısı koleksiyonum için adil bir fiyat teklif etti.)
14. The ancient coin was discovered by an archaeologist. (Antik madeni para bir arkeolog tarafından keşfedildi.)
15. The beggar asked for a coin from passersby. (Dilenci geçenlerden bir madeni para istedi.)
16. The coin slot on the vending machine was jammed. (Otomatın madeni para yuvası tıkandı.)
17. The coin toss decided who would win the game. (Madeni para atışı oyunu kimin kazanacağına karar verdi.)
18. The museum had a display of rare coins from around the world. (Müze dünya genelinden nadir madeni paraların sergisine sahipti.)
19. The street performer juggled coins in the air. (Sokak sanatçısı havada madeni paraları jonglörlük yaptı.)
20. The vending machine returned my coin because it was not accepted. (Otomat kabul edilmediği için madeni paramı geri verdi.)

İngilizce cümleler mavi ve kalın yazılmıştır.

Türkçe Karşılıklar:

1. Sokakta bir madeni para buldum.
2. Otomat sadece madeni paraları kabul ediyor.
3. Müzede bulunan madeni para koleksiyonu çok etkileyici.
4. İlk kimin gideceğine karar vermek için madeni para attı.
5. Otopark makinesine bir madeni para koydu.
6. Yaşlı adam bana madeni para koleksiyonunu gösterdi.
7. Madeni para gümüşten yapılmıştı.
8. Çocuk madeni paralarını kumbarada biriktiriyordu.
9. Her zaman yanında taşıdığı şanslı bir madeni parası vardı.
10. Madeni para ile çalışan makine düzgün çalışmıyordu.
11. Yaşlı adam bana hediye olarak nadir bir madeni para verdi.
12. Hazine avcısı altın madeni para öbeği buldu.
13. Madeni para satıcısı koleksiyonum için adil bir fiyat teklif etti.
14. Antik madeni para bir arkeolog tarafından keşfedildi.
15. Dilenci geçenlerden bir madeni para istedi.
16. Otomatın madeni para yuvası tıkandı.
17. Madeni para atışı oyunu kimin kazanacağına karar verdi.
18. Müze dünya genelinden nadir madeni paraların sergisine sahipti.
19. Sokak sanatçısı havada madeni paraları jonglörlük yaptı.
20. Otomat kabul edilmediği için madeni paramı geri verdi.

Türkçe cümleler normal yazılmıştır.