Coffin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coffin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coffin Nedir?

Coffin, genellikle bir ölünün cenaze töreni veya defin töreni için kullanılan ahşap, metal veya karton bir kutudur. Coffin, vücudu korumak, taşımak ve gömülmek için tasarlanmıştır.

Örnek Cümleler:

1. My grandfather’s coffin was made of solid oak. (Dedemin tabutu katı meşe ağacından yapılmıştı.)
2. They lowered the coffin into the grave gently. (Tabutu yavaşça mezara indirdiler.)
3. The coffin was covered in beautiful flowers. (Tabut güzel çiçeklerle kaplanmıştı.)
4. The coffin was too heavy for us to carry. (Tabutu taşımak için bizim için çok ağırdı.)
5. They decorated the coffin with pictures of the deceased. (Tabutu ölen kişinin resimleriyle süslediler.)
6. The coffin was closed during the entire funeral. (Cenaze boyunca tabut kapalı kaldı.)
7. They placed the coffin at the front of the church. (Tabutu kilisenin önüne yerleştirdiler.)
8. The coffin was carried by six pallbearers. (Tabutu altı taşıyıcı taşıdı.)
9. The coffin was transported to the cemetery in a hearse. (Tabut, cenaze arabasıyla mezarlığa taşındı.)
10. The coffin was draped in a flag for the military funeral. (Askeri cenazede tabut bir bayrakla örtülmüştü.)
11. The coffin was too small for the deceased, so they had to order a larger one. (Tabut, ölünün boyutuna göre çok küçüktü, bu nedenle daha büyük bir tane sipariş etmek zorunda kaldılar.)
12. The coffin was made of cheap materials and fell apart during the funeral. (Tabut, ucuz malzemelerden yapılmıştı ve cenaze sırasında parçalandı.)
13. They placed flowers on top of the coffin as a sign of respect. (Saygı göstergesi olarak tabutun üzerine çiçekler yerleştirdiler.)
14. The coffin was carried out of the church to the sound of somber music. (Tabut, hüzünlü müzik eşliğinde kiliseden çıkarıldı.)
15. The coffin was placed in a mausoleum instead of being buried in the ground. (Tabut, yerine yerleştirilerek gömülmek yerine mezarlıkta bir mezar evine konuldu.)
16. They had to exhume the coffin to perform an autopsy on the deceased. (Ölünün otopsi yapmak için tabutu çıkarmak zorunda kaldılar.)
17. The coffin was adorned with intricate carvings and designs. (Tabut, karmaşık oymalar ve tasarımlarla süslendi.)
18. The coffin was carried on the shoulders of the mourners to the cemetery. (Tabut, yaslıların omuzlarında mezarlığa taşındı.)
19. The coffin was sealed shut before being buried. (Tabut,

gömmek için kapatıldı.)
20. The coffin was placed in the hearse and driven slowly to the cemetery. (Tabut, cenaze arabasına yerleştirildi ve yavaşça mezarlığa götürüldü.)

(Türkçe çeviriler örnek cümlelerin yanında belirtilmiştir.)