Coffer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coffer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coffer Nedir?


Coffer, kelime anlamı olarak “kasa, sandık, saklama yeri” gibi anlamlara gelir. Genellikle değerli eşyaların ya da paraların saklandığı yerlerdir.

Örnek Cümleler:


1. I keep my jewelry in a coffer to keep it safe. (Değerli takılarımı güvende tutmak için kasada saklarım.)
2. The bank’s coffer was full of cash. (Bankanın kasası para doluydu.)
3. The pirate opened the coffer and revealed his treasure. (Korsan kasa açtı ve hazinesini gösterdi.)
4. The coffer was too heavy to lift. (Kasa kaldırmak için çok ağırdı.)
5. The company’s coffer was overflowing with profits. (Şirketin kasası kârlarla taşıyordu.)
6. He hid the key to the coffer under a loose floorboard. (Kasa anahtarını gevşek bir zemin tahtasının altına sakladı.)
7. The museum’s coffer contained priceless artifacts. (Müzenin kasası paha biçilmez eserlerle doluydu.)
8. The coffer was securely locked with a combination code. (Kasa, kombinasyonlu bir kodla güvenli bir şekilde kilitlenmişti.)
9. The king’s coffer was guarded by knights. (Kralın kasası şövalyeler tarafından korunuyordu.)
10. He opened the coffer and found his grandmother’s diary inside. (Kasayı açtı ve içinde büyükannesinin günlüğünü buldu.)
11. The coffer was made of solid oak wood. (Kasa katı meşe ağacından yapılmıştı.)
12. The thieves broke into the coffer and stole all the gold. (Hırsızlar kasa içine girdiler ve tüm altınları çaldılar.)
13. The coffer was too big to fit through the door. (Kasa kapıdan geçecek kadar büyük değildi.)
14. The coffer was passed down from generation to generation in the family. (Kasa aileden nesilden nesile geçti.)
15. The coffer was a symbol of the town’s wealth. (Kasa, kasabanın zenginliğinin bir sembolüydü.)
16. The coffer was opened at the end of the year to distribute bonuses. (Kasa, yıl sonunda bonusları dağıtmak için açıldı.)
17. The coffer was well-hidden behind a painting. (Kasa, bir tablonun ardında iyi gizlenmişti.)
18. The coffer was filled with old letters and documents. (Kasa eski mektuplar ve belgelerle doluydu.)
19. The coffer was decorated with intricate carvings. (Kasa karmaşık oymalarla süslenmişti.)
20. The coffer was dug up from the ground after being buried for centuries. (Kasa yüzyıllar boyunca gömülü kaldıktan sonra yerden kazıldı.)

Türkçe Karşılıklar:


1. Değerli takılarımı güvende tutmak için kasada saklarım.
2. Bankanın kasası para doluydu.
3. Korsan kasa açtı ve hazinesini gösterdi.
4. Kasa kaldırmak için çok ağırdı.
5. Şirketin kasası kârlarla taşıyordu.
6. Kasa anahtarını gevşek bir zemin tahtasının altına sakladı.
7. Müzenin kasası paha biçilmez eserlerle doluydu.
8. Kasa, kombinasyonlu bir kodla güvenli bir şekilde kilitlenmişti.
9. Kralın kasası şövalyeler tarafından korunuyordu.
10. Kasayı açtı ve içinde büyükannesinin günlüğünü buldu.
11. Kasa katı meşe ağacından yapılmıştı.
12. Hırsızlar kasa içine girdiler ve tüm altınları çaldılar.
13. Kasa kapıdan geçecek kadar büyük değildi.
14. Kasa aileden nesilden nesile geçti.
15. Kasa, kasabanın zenginliğinin bir sembolüydü.
16. Kasa, yıl sonunda bonusları dağıtmak için açıldı.
17. Kasa, bir tablonun ardında iyi gizlenmişti.
18. Kasa eski mektuplar ve belgelerle doluydu.
19. Kasa karmaşık oymalarla süslenmişti.
20. Kasa yüzyıllar boyunca gömülü kaldıktan sonra yerden kazıldı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.