Cloakroom İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cloakroom İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cloakroom Nedir?

Cloakroom, Türkçe karşılığıyla “giysi dolabı” veya “vestiyer” olarak da bilinir. Özellikle toplu etkinliklerde, müzelerde, tiyatrolarda ve benzeri yerlerde ziyaretçilerin eşyalarını bırakmaları için ayrılmış bir alan veya dolap sistemidir.

Örnek Cümleler:

  1. I’ll leave my coat in the cloakroom before we go in. (Girerken ceketimi giysi dolabına bırakacağım.)
  2. The cloakroom attendant gave us a ticket for our bags. (Vestiyer görevlisi bavullarımız için bize bir bilet verdi.)
  3. Please deposit your bags in the cloakroom before entering the museum. (Müzeye girmeden önce lütfen çantanızı giysi dolabına bırakın.)
  4. The hotel’s cloakroom is open 24 hours a day for guests. (Otelin giysi dolabı misafirler için günün 24 saati açıktır.)
  5. You need to pay a small fee to use the cloakroom at the train station. (Tren istasyonundaki vestiyeri kullanmak için küçük bir ücret ödemeniz gerekiyor.)
  6. The cloakroom was full, so we had to carry our bags with us. (Giysi dolabı doluydu, bu yüzden çantalarımızı yanımızda taşımak zorunda kaldık.)
  7. The museum’s cloakroom can get quite busy during peak hours. (Müzenin giysi dolabı yoğun saatlerde oldukça kalabalık olabilir.)
  8. The cloakroom attendant was very helpful and polite. (Vestiyer görevlisi çok yardımcı ve kibardı.)
  9. The cloakroom is located on the ground floor, near the entrance. (Giysi dolabı girişe yakın, zemin katta yer almaktadır.)
  10. You can’t bring large bags into the concert hall, but there is a cloakroom where you can leave them. (Konser salonuna büyük çantalarla giremezsiniz, ancak onları bırakabileceğiniz bir giysi dolabı bulunmaktadır.)
  11. The cloakroom is only for coats and bags, not for other items. (Giysi dolabı sadece ceketler ve çantalar için, diğer eşyalar için değil.)
  12. The cloakroom is free for VIP ticket holders. (Giysi dolabı VIP bilet sahipleri için ücretsizdir.)
  13. Don’t forget to collect your bags from the cloakroom before leaving. (Ayrılmadan önce giysi dolabından çantanızı almayı unutmayın.)
  14. We left our luggage in the cloakroom while we explored the city. (Şehri keşfederken çantalarımızı giysi dolabında bıraktık.)
  15. The cloakroom is usually very secure, with CCTV cameras and staff monitoring the area. (Giysi dolabı genellikle çok güvenlidir, CCTV kameraları ve personel alanı izler.)
  16. The cloakroom

at the airport was closed due to COVID-19 restrictions. (COVID-19 kısıtlamaları nedeniyle havaalanındaki giysi dolabı kapalıydı.)
17. The theater’s cloakroom is quite small, so it can get crowded during intermission. (Tiyatronun giysi dolabı oldukça küçük olduğundan, ara sırasında kalabalık olabilir.)

  1. The cloakroom service is included in the price of the spa treatment. (Giysi dolabı hizmeti, spa tedavisinin fiyatına dahildir.)
  2. The cloakroom is wheelchair accessible, with a ramp leading up to it. (Giysi dolabına tekerlekli sandalye ile erişim mümkündür, ona çıkan rampa bulunmaktadır.)
  3. The cloakroom is a convenient place to leave your belongings while you enjoy the theme park rides. (Giysi dolabı, tema parkı atraksiyonlarından keyif alırken eşyalarınızı bırakmak için uygun bir yerdir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.