Clean Shaven İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clean Shaven İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clean shaven nedir?

Clean shaven, Türkçe’de “pürüzsüz traşlı” anlamına gelir ve bir erkeğin yüzündeki bütün sakalı veya bıyığı traş edilmiş halini ifade eder.

Örnek Cümleler:

1. He looks much younger when he is clean shaven. (O, pürüzsüz traşlı olduğunda çok daha genç görünüyor.)
2. My dad always keeps himself clean shaven. (Babam her zaman kendisini pürüzsüz traşlı tutar.)
3. I don’t like the way I look when I’m clean shaven. (Pürüzsüz traşlı olduğumda kendime bakışımı sevmiyorum.)
4. He used to have a beard, but now he’s clean shaven. (O, eskiden sakalı vardı ama şimdi pürüzsüz traşlı.)
5. Some people think that clean shaven men look more professional. (Bazı insanlar, pürüzsüz traşlı erkeklerin daha profesyonel göründüğünü düşünür.)
6. He decided to go clean shaven for the job interview. (İş görüşmesi için pürüzsüz traşlı olmaya karar verdi.)
7. I prefer him clean shaven rather than with a beard. (Onu sakallı değil pürüzsüz traşlı tercih ederim.)
8. He always looks neat and tidy with his clean shaven face. (Pürüzsüz traşlı yüzüyle her zaman düzenli ve temiz görünür.)
9. I’m thinking of going clean shaven for the summer. (Yaz için pürüzsüz traşlı olmayı düşünüyorum.)
10. She prefers her partner to be clean shaven. (Partnerinin pürüzsüz traşlı olmasını tercih eder.)
11. He looks handsome both with a beard and clean shaven. (O, hem sakallı hem de pürüzsüz traşlıyken yakışıklı görünüyor.)
12. Some men have sensitive skin and can’t be clean shaven all the time. (Bazı erkekler hassas ciltleri olduğu için her zaman pürüzsüz traşlı olamazlar.)
13. The trend for men these days is to be clean shaven. (Günümüzde erkekler için trend pürüzsüz traşlı olmak.)
14. He looks different when he’s clean shaven, I almost didn’t recognize him. (Pürüzsüz traşlı olduğunda farklı görünüyor, neredeyse tanıyamayacaktım.)
15. He grew a beard during quarantine, but now he’s back to being clean shaven. (Karantina sırasında sakal bıraktı ama şimdi tekrar pürüzsüz traşlı.)
16. He had a clean shaven look for his wedding day. (Düğün günü için pürüzsüz traşlı bir görünümü vardı.)
17. Some people find clean shaven men more attractive. (Bazı insanlar, pürüzsüz traşlı erkekleri daha çekici bulur

18. He likes to experiment with different styles, sometimes he’s clean shaven and sometimes he has a mustache. (Farklı tarzlar denemeyi seviyor, bazen pürüzsüz traşlı bazen de bıyıklı oluyor.)
19. He had to be clean shaven for his role in the movie. (Filmindeki rolü için pürüzsüz traşlı olması gerekiyordu.)
20. She prefers her husband clean shaven because she doesn’t like the feel of stubble. (Eşi pürüzsüz traşlı olsun istiyor çünkü tüylenme hissinden hoşlanmıyor.)

(Her husband clean shaven olmasını tercih eder çünkü tüylenme hissinden hoşlanmıyor.)