Classify İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Classify İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İngilizce “Classify” kelimesi

Classify kelimesi Türkçe’de “sınıflandırmak” anlamına gelir. Bu kelime genellikle nesneleri, kişileri veya kavramları farklı kategorilere ayırmak için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. I need to classify these documents by date. (Bu belgeleri tarihe göre sınıflandırmam gerekiyor.)
  2. Can you help me classify these items by color? (Bu öğeleri renklerine göre sınıflandırmama yardımcı olabilir misin?)
  3. We need to classify the books by genre. (Kitapları türe göre sınıflandırmamız gerekiyor.)
  4. The teacher asked the students to classify the animals according to their habitats. (Öğretmen öğrencilere hayvanları yaşama alanlarına göre sınıflandırmalarını istedi.)
  5. The library staff had to classify the books based on their subjects. (Kütüphane personeli kitapları konularına göre sınıflandırmak zorunda kaldı.)
  6. It’s important to classify the different types of waste for recycling purposes. (Geri dönüşüm amaçları için farklı atık türlerini sınıflandırmak önemlidir.)
  7. Scientists use various methods to classify organisms into different categories. (Bilim adamları organizmaları farklı kategorilere sınıflandırmak için çeşitli yöntemler kullanırlar.)
  8. The company needs to classify its products based on their popularity. (Şirket ürünlerini popülerliklerine göre sınıflandırmalıdır.)
  9. Can you help me classify these songs by genre? (Bu şarkıları türe göre sınıflandırmama yardımcı olabilir misin?)
  10. It’s important to classify the different types of expenses for budgeting purposes. (Bütçeleme amaçları için farklı harcama türlerini sınıflandırmak önemlidir.)
  11. The museum is planning to classify its collection by historical period. (Müze koleksiyonunu tarihi dönemlere göre sınıflandırmayı planlıyor.)
  12. Can you classify these plants based on their characteristics? (Bu bitkileri özelliklerine göre sınıflandırabilir misin?)
  13. The government agency needs to classify the documents based on their level of confidentiality. (Hükümet kuruluşu belgeleri gizlilik derecelerine göre sınıflandırmalıdır.)
  14. The supermarket classifies its products by food category. (Süpermarket, ürünlerini gıda kategorisine göre sınıflandırır.)
  15. The computer program can automatically classify emails as spam or not spam
  1. Can you classify these books based on their reading level? (Bu kitapları okuma seviyelerine göre sınıflandırabilir misin?)
  2. The artist wanted to classify his paintings by style. (Sanatçı tablolarını stil açısından sınıflandırmak istedi.)
  3. She asked me to classify her clothes by color and type. (Bana kıyafetlerini renk ve türe göre sınıflandırmamı istedi.)
  4. The biologist was able to classify the new species based on its DNA. (Biyolog, yeni türü DNA’sına göre sınıflandırabildi.)
  5. The library is currently in the process of classifying its entire collection. (Kütüphane şu anda tüm koleksiyonunu sınıflandırma sürecinde.)

Yukarıdaki cümlelerde “classify” kelimesinin nesneleri, kişileri veya kavramları farklı kategorilere ayırmak için kullanıldığı görülmektedir. Bu kelime, belgeleri, öğeleri, kitapları, hayvanları, atık türlerini, organizmaları, şarkıları, bitkileri, e-postaları, kıyafetleri, tabloları ve türleri gibi farklı nesneleri sınıflandırmak için kullanılabilir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.