Choleric İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Choleric İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Choleric Nedir?

Choleric, sıcakkanlı olmayan, ani öfkeleri olan, sabırsız ve hırçın bir kişilik tipini ifade eder.

Örnek Cümleler:

1. Tom is a choleric person who gets angry quickly. (Tom, hızlıca öfkelenen bir kolerik kişidir.)
2. Her choleric outburst scared her family. (Onun her kolerik patlaması ailesini korkuttu.)
3. His choleric nature often leads to conflicts at work. (Onun kolerik doğası sık sık iş yerinde çatışmalara yol açar.)
4. The choleric coach screamed at the players during the game. (Kolerik antrenör maç sırasında oyunculara bağırdı.)
5. Mary’s choleric personality made it hard for her to make friends. (Mary’nin kolerik kişiliği arkadaş edinmesini zorlaştırdı.)
6. The choleric customer complained about the slow service. (Kolerik müşteri yavaş hizmetten şikayet etti.)
7. John’s choleric attitude caused problems in his relationships. (John’un kolerik tutumu ilişkilerinde sorunlara neden oldu.)
8. The choleric teacher scolded the students for not doing their homework. (Kolerik öğretmen ödevlerini yapmayan öğrencilere azarladı.)
9. His choleric temperament made him a difficult person to work with. (Onun kolerik kişiliği iş yapması zor bir insan haline getirdi.)
10. The choleric boss shouted at his employees for making mistakes. (Kolerik patron çalışanlarını hatalarından dolayı bağırdı.)
11. Despite his choleric outbursts, he was a good-hearted person. (Kolerik patlamalarına rağmen, o iyi kalpli bir insandı.)
12. The choleric driver honked at the car in front of him for driving slowly. (Kolerik sürücü yavaş giden önündeki araca korna çaldı.)
13. The choleric politician often got into arguments with his opponents. (Kolerik siyasetçi sık sık rakipleriyle tartışmaya girerdi.)
14. Her choleric behavior was a result of her stressful job. (Onun kolerik davranışları stresli işinin bir sonucuydu.)
15. The choleric athlete got into a fight with his opponent during the game. (Kolerik sporcu maç sırasında rakibiyle kavga etti.)
16. His choleric mood affected his family’s mood too. (Onun kolerik ruh hali ailesinin ruh halini de etkiledi.)
17. The choleric customer service representative didn’t listen to the customer’s complaint. (Kolerik müşteri temsilcisi müşterinin şikayetini dinlemedi.)
18. The choleric toddler threw a tantrum in the grocery store. (Kolerik çocuk markette sinir krizi geçirdi.)
19. Her choleric personality often got her into trouble. (Onun kolerik kişiliği sık sık sorunlara yol açtı.)

20. The choleric employee yelled at his colleague for making a mistake. (Kolerik çalışan hata yapan meslektaşına bağırdı.)

Türkçe Karşılıkları:

1. Tom, hızlıca öfkelenen bir kolerik kişidir.
2. Onun her kolerik patlaması ailesini korkuttu.
3. Onun kolerik doğası sık sık iş yerinde çatışmalara yol açar.
4. Kolerik antrenör maç sırasında oyunculara bağırdı.
5. Mary’nin kolerik kişiliği arkadaş edinmesini zorlaştırdı.
6. Kolerik müşteri yavaş hizmetten şikayet etti.
7. John’un kolerik tutumu ilişkilerinde sorunlara neden oldu.
8. Kolerik öğretmen ödevlerini yapmayan öğrencilere azarladı.
9. Onun kolerik kişiliği iş yapması zor bir insan haline getirdi.
10. Kolerik patron çalışanlarını hatalarından dolayı bağırdı.
11. Kolerik patlamalarına rağmen, o iyi kalpli bir insandı.
12. Kolerik sürücü yavaş giden önündeki araca korna çaldı.
13. Kolerik siyasetçi sık sık rakipleriyle tartışmaya girerdi.
14. Onun kolerik davranışları stresli işinin bir sonucuydu.
15. Kolerik sporcu maç sırasında rakibiyle kavga etti.
16. Onun kolerik ruh hali ailesinin ruh halini de etkiledi.
17. Kolerik müşteri temsilcisi müşterinin şikayetini dinlemedi.
18. Kolerik çocuk markette sinir krizi geçirdi.
19. Onun kolerik kişiliği sık sık sorunlara yol açtı.
20. Kolerik çalışan hata yapan meslektaşına bağırdı.