Choir İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Choir İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Choir (Koro)

Choir, bir grup insanın bir araya gelerek müzik yapmak için oluşturdukları bir topluluktur. Genellikle farklı vokal partileri, yani soprano, alto, tenor ve bass olmak üzere dört ayrı gruba ayrılırlar.

1. The choir sang beautifully at the concert. (Koro, konserde güzel şarkı söyledi.)
2. The church choir rehearses every Saturday. (Kilise korosu her Cumartesi prova yapar.)
3. Being part of the school choir is a great experience. (Okul korosunun bir parçası olmak harika bir deneyimdir.)
4. The choir members wore matching outfits. (Koro üyeleri eşleşen kıyafetler giydi.)
5. The choir director led the group in singing the national anthem. (Koro yöneticisi, gruba milli marşı söylemeleri için önderlik etti.)
6. The church choir performs during the Sunday service. (Kilise korosu Pazar ayini sırasında sahne alır.)
7. My favorite part of the concert was when the choir sang “Hallelujah”. (Konserin favori bölümüm koro’nun “Hallelujah” şarkısını söylediği andı.)
8. The choir won first place in the competition. (Koro, yarışmada birinci oldu.)
9. Joining the choir was the best decision I ever made. (Koroya katılmak verdiğim en iyi karardı.)
10. The school choir sang at the graduation ceremony. (Okul korosu, mezuniyet töreninde şarkı söyledi.)
11. The choir’s rendition of “Ave Maria” brought tears to my eyes. (Koronun “Ave Maria” yorumu gözlerimi yaşarttı.)
12. The choir practiced for hours to prepare for the performance. (Koro, performans için hazırlık yapmak için saatlerce prova yaptı.)
13. Being in the choir helped me improve my singing skills. (Koroda olmak, şarkı söyleme becerilerimi geliştirmeme yardımcı oldu.)
14. The choir members harmonized perfectly together. (Koro üyeleri mükemmel bir şekilde uyum sağladı.)
15. The choir’s Christmas concert was a huge success. (Koronun Noel konseri büyük bir başarıydı.)
16. The choir sang traditional songs from around the world. (Koro, dünya genelinde geleneksel şarkılar söyledi.)
17. The choir’s performance gave me goosebumps. (Koronun performansı beni ürpertti.)
18. The school choir performed at the state music festival. (Okul korosu, eyalet müzik festivalinde sahne aldı.)
19. The choir’s voices blended beautifully together. (Koronun sesleri güzel bir şekilde kaynaştı.)
20. The choir sang “Amazing Grace” as a tribute to the deceased. (Koro, ö

nelerini anmak için “Amazing Grace” şarkısını söyledi.)

Translation:

1. Koro, konserde güzel şarkı söyledi.
2. Kilise korosu her Cumartesi prova yapar.
3. Okul korosunun bir parçası olmak harika bir deneyimdir.
4. Koro üyeleri eşleşen kıyafetler giydi.
5. Koro yöneticisi, gruba milli marşı söylemeleri için önderlik etti.
6. Kilise korosu Pazar ayini sırasında sahne alır.
7. Konserin favori bölümüm koro’nun “Hallelujah” şarkısını söylediği andı.
8. Koro, yarışmada birinci oldu.
9. Koroya katılmak verdiğim en iyi karardı.
10. Okul korosu, mezuniyet töreninde şarkı söyledi.
11. Koronun “Ave Maria” yorumu gözlerimi yaşarttı.
12. Koro, performans için hazırlık yapmak için saatlerce prova yaptı.
13. Koroda olmak, şarkı söyleme becerilerimi geliştirmeme yardımcı oldu.
14. Koro üyeleri mükemmel bir şekilde uyum sağladı.
15. Koronun Noel konseri büyük bir başarıydı.
16. Koro, dünya genelinde geleneksel şarkılar söyledi.
17. Koronun performansı beni ürpertti.
18. Okul korosu, eyalet müzik festivalinde sahne aldı.
19. Koronun sesleri güzel bir şekilde kaynaştı.
20. Koro, ölenleri anmak için “Amazing Grace” şarkısını söyledi.