Chastely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chastely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chastely Nedir?

Chastely, cinsel arzu veya dürtüleri kontrol altında tutmak veya reddetmek anlamına gelen bir kelime olarak tanımlanabilir. Genellikle ahlaki değerler veya inançlar nedeniyle uygulanır.

Örnek cümleler:

  1. I will live chastely until marriage. (Evlenene kadar iffetle yaşayacağım.)
  2. He is known for his chastely lifestyle. (O, iffetli yaşam tarzıyla tanınıyor.)
  3. She lived her entire life chastely. (O, hayatı boyunca iffetle yaşadı.)
  4. He speaks chastely in front of women. (O, kadınların önünde iffetle konuşur.)
  5. Chastely behavior is highly respected in some cultures. (Bazı kültürlerde iffetli davranışlar çok saygı görür.)
  6. She dressed chastely for the occasion. (O, bu durum için uygun bir şekilde iffetli giyindi.)
  7. He avoided any temptation and acted chastely. (O, herhangi bir baştan çıkarma ile karşılaşmaktan kaçındı ve iffetle davrandı.)
  8. The nuns vow to live a life of chastity. (Rahibeler, iffetle bir yaşam sürme sözü verirler.)
  9. The priest preached about the importance of living chastely. (Papaz, iffetle yaşamanın öneminden bahsetti.)
  10. She maintained her chastely behavior even when no one was watching. (O, kimse izlemese bile iffetli davranışını sürdürdü.)
  11. He complimented her chastely without any ulterior motive. (O, herhangi bir başka amaç güdmeden iffetle onu övdü.)
  12. The chastely couple waited until marriage to consummate their relationship. (İffetli çift, ilişkilerini evlenene kadar sürdürdü.)
  13. The religious text emphasizes the importance of chastely behavior. (Dinî metinler, iffetli davranışın önemini vurgular.)
  14. He admired her chastely from afar. (O, uzaktan iffetle ona hayranlık duydu.)
  15. She avoided any situation that could compromise her chastely behavior. (O, iffetli davranışını tehlikeye atabilecek herhangi bir durumdan kaçındı.)
  16. The chastely monk dedicated his life to serving others. (İffetli rahip, hayatını başkalarına hizmet etmeye adadı.)
  17. The chastely atmosphere in the church made her feel at peace. (Kilisedeki iffetli atmosfer, onun huzur bulmasını sağladı.)
  18. He looked at her chastely, with respect and admiration. (O, ona saygı ve hayranlıkla iffetle baktı.)
  19. The chastely heroine resisted the temptation and saved the day. (İffetli kahraman, baştan çıkarmaya karşı koydu ve günü kurtardı.)
  20. The

religious leader encouraged his followers to live chastely in order to be closer to God. (Dinî lider, Tanrı’ya daha yakın olmak için iffetle yaşamalarını teşvik etti.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.