Charitable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Charitable (Hayırsever) ile ilgili cümleler:
Charitable kelimesi, hayırsever anlamına gelir. Bu kelime, genellikle yardım etme, destekleme, bağış yapma veya yardım kuruluşlarına katkıda bulunma anlamında kullanılır. İşte örnek cümleler:
- Being charitable is a noble act. (Hayırsever olmak asil bir davranıştır.)
- We donated all our old clothes to a charitable organization. (Tüm eski giysilerimizi hayırsever bir kuruluşa bağışladık.)
- The billionaire was known for his charitable contributions. (Milyarder, hayırsever katkılarıyla tanınıyordu.)
- She started a charitable foundation to help orphaned children. (Yetim kalan çocuklara yardım etmek için bir hayırsever vakıf kurdu.)
- The company made a charitable donation to the local hospital. (Şirket, yerel hastaneye hayırsever bir bağışta bulundu.)
- We volunteered at a charitable event to raise money for the homeless. (Evsize yardım etmek için para toplamak amacıyla hayırsever bir etkinlikte gönüllü olduk.)
- Charitable giving can make a big difference in people’s lives. (Hayırsever bağışlar, insanların hayatında büyük bir fark yaratabilir.)
- The charity organization is committed to helping the less fortunate. (Hayırsever kuruluş, şanssız insanlara yardım etmeyi taahhüt etti.)
- The celebrity donated a significant amount of money to a charitable cause. (Ünlü, hayırsever bir amaç için önemli miktarda para bağışladı.)
- We participated in a charitable run to raise awareness about cancer. (Kanser hakkında farkındalık yaratmak için hayırsever bir koşuya katıldık.)
- Many people make charitable contributions during the holiday season. (Birçok insan tatil sezonunda hayırsever katkılarda bulunur.)
- The company organized a charitable auction to support the local community. (Şirket, yerel topluluğu desteklemek için hayırsever bir açık artırma düzenledi.)
- Charitable organizations rely on donations to fund their programs. (Hayırsever kuruluşlar, programlarını finanse etmek için bağışlara güvenirler.)
- The billionaire philanthropist established a charitable trust to support education. (Milyarder filantropist, eğitimi desteklemek için hayırsever bir vakıf kurdu.)
- Volunteering for a charitable
cause can be a rewarding experience. (Hayırsever bir amaç için gönüllü olmak ödüllendirici bir deneyim olabilir.)
16. The local church organized a charitable food drive to help feed the homeless. (Yerel kilise, evsizlere yemek yardımı yapmak için hayırsever bir gıda kampanyası düzenledi.)
- Charitable acts can inspire others to give back to their communities. (Hayırsever davranışlar, diğerlerini toplumlarına geri vermek için teşvik edebilir.)
- The school held a charitable book drive to donate books to a local library. (Okul, yerel bir kütüphaneye kitap bağışlamak için hayırsever bir kitap kampanyası düzenledi.)
- Charitable giving can also have tax benefits. (Hayırsever bağışlar aynı zamanda vergi avantajları da sağlayabilir.)
- We organized a charitable fundraiser to support a children’s hospital. (Çocuk hastanesini desteklemek için hayırsever bir bağış toplama etkinliği düzenledik.)
Hemen Yorum Yaz