Chancellor İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chancellor İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chancellor Nedir?

Chancellor, birkaç farklı anlama sahip bir kelime olup, en yaygın olarak “şansölye” anlamında kullanılır. Genellikle devlet veya üniversite kurumları gibi büyük örgütlerde üst düzey bir yöneticiyi ifade eder.

Örnek cümleler:

1. The Chancellor of Germany is the head of the government. (Almanya Şansölyesi hükümetin başıdır.)
2. The university chancellor welcomed the new students with a speech. (Üniversite şansölyesi, yeni öğrencileri bir konuşma ile karşıladı.)
3. The chancellor has the power to make decisions on behalf of the university. (Şansölye, üniversite adına kararlar almaya yetkilidir.)
4. The German chancellor is expected to visit the United States next month. (Almanya Şansölyesi’nin önümüzdeki ay Amerika Birleşik Devletleri’ni ziyaret etmesi bekleniyor.)
5. The chancellor’s main role is to oversee the administration of the university. (Şansölyenin temel rolü, üniversitenin yönetimini denetlemektir.)
6. The chancellor addressed the concerns of the students regarding the new policy. (Şansölye, öğrencilerin yeni politikaya ilişkin endişelerine cevap verdi.)
7. The university’s chancellor is responsible for fundraising and alumni relations. (Üniversitenin şansölyesi, bağış toplama ve mezunlarla ilişkilerden sorumludur.)
8. The chancellor’s office is located on the top floor of the administration building. (Şansölye ofisi, yönetim binasının en üst katında yer almaktadır.)
9. The chancellor announced that the university will be expanding its research facilities. (Şansölye, üniversitenin araştırma tesislerini genişleteceğini duyurdu.)
10. The chancellor is the final authority in matters concerning the university. (Şansölye, üniversiteyle ilgili konularda son otoritedir.)
11. The university’s chancellor is appointed by the board of trustees. (Üniversitenin şansölyesi, yönetim kurulu tarafından atanır.)
12. The chancellor met with the faculty to discuss the proposed changes to the curriculum. (Şansölye, müfredatta önerilen değişiklikleri tartışmak için öğretim üyeleriyle bir araya geldi.)
13. The chancellor’s term of office is five years. (Şansölye görev süresi beş yıldır.)
14. The university’s chancellor is known for his commitment to diversity and inclusion. (Üniversitenin şansölyesi, çeşitlilik ve kapsayıcılık konusundaki taahhüdüyle tanınır.)
15. The chancellor’s job involves working closely with the university’s board of trustees. (Şansölyenin işi, üniversitenin yönetim kurulu ile yakın çalışmayı gerektirir.)
16. The new chancellor has promised to increase funding for research

17. The chancellor is responsible for ensuring that the university is in compliance with all applicable laws and regulations. (Şansölye, üniversitenin tüm ilgili yasalara ve düzenlemelere uygun olduğundan emin olmakla sorumludur.)
18. The university’s chancellor announced a new initiative to promote student mental health. (Üniversitenin şansölyesi, öğrenci zihinsel sağlığını teşvik etmek için yeni bir girişim duyurdu.)
19. The chancellor is often involved in fundraising efforts for the university. (Şansölye, genellikle üniversite için bağış toplama çabalarında yer alır.)
20. The chancellor is the public face of the university and represents it at important events. (Şansölye, üniversitenin kamusal yüzüdür ve önemli etkinliklerde onu temsil eder.)

(Türkçe çevirileri parantez içinde verilmiştir.)