Chafe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chafe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chafe Nedir?


Chafe, sürtünme veya baskı nedeniyle deride meydana gelen tahriş veya yaralanmayı ifade eder.

Örnek cümleler:

  1. After a long day of hiking, I developed a painful chafe on my inner thighs. (Uzun bir yürüyüş gününden sonra, iç bacaklarımda acı veren bir tahriş gelişti.)
  2. The rough fabric of his shirt caused a chafe on the back of his neck. (Gömleğinin pürüzlü kumaşı, boynunun arka tarafında bir tahrişe neden oldu.)
  3. She applied a soothing cream to the chafe on her heel. (Topuğundaki tahrişe rahatlatıcı bir krem sürdü.)
  4. The horse had a chafe on its flank from the ill-fitting saddle. (Atın sırtında, uygun olmayan eyerin neden olduğu bir tahriş vardı.)
  5. The athlete had to withdraw from the race due to a severe chafe on his foot. (Sporcu, ayağındaki ciddi tahriş nedeniyle yarıştan çekilmek zorunda kaldı.)
  6. His backpack caused a chafe on his shoulder after carrying it for hours. (Saatler boyunca taşıdıktan sonra, sırt çantası omuzunda bir tahrişe neden oldu.)
  7. The swimmer had to take a break from training due to a chafe on his neck from the wetsuit. (Dalış kıyafetinin neden olduğu bir tahriş nedeniyle yüzücü, antrenmandan ara vermek zorunda kaldı.)
  8. The dog’s collar was too tight and caused a chafe on its neck. (Köpeğin tasması çok sıkıydı ve boynunda bir tahrişe neden oldu.)
  9. She winced in pain as she applied ointment to the chafe on her wrist. (Bileğindeki tahrişe merhem sürerken acıyla burkuldu.)
  10. The rough terrain caused a chafe on the hiker’s ankles. (Pürüzlü arazi, yürüyüşçünün ayak bileklerinde bir tahrişe neden oldu.)
  11. The violinist developed a chafe on her fingertips from practicing for hours. (Saatlerce çalışmaktan dolayı keman sanatçısının parmak uçlarında bir tahriş gelişti.)
  12. The soldier had a chafe on his hip from wearing his gear for too long. (Asker, ekipmanını uzun süre giymekten dolayı kalçasında bir tahriş yaşadı.)
  13. The cyclist had to take a break due to a chafe on his inner thigh from the bike seat. (Bisiklet koltuğundan kaynaklanan iç bacaklardaki tahriş nedeniyle, bisikletçi mola vermek zorunda kaldı.)
  14. She winced as the doctor examined the chafe on her arm. (Doktor, kolundaki tahrişi muayene ederken acıyla burkuldu.)
  15. The h
  1. The hiker wore special socks to prevent chafing on her feet during the long hike. (Yürüyüş sırasında ayaklarındaki tahrişi önlemek için özel çoraplar giydi.)
  2. The dancer had a chafe on her heel from her new dance shoes. (Dans ayakkabılarından dolayı topuğunda bir tahriş gelişti.)
  3. The swimmer’s goggles caused a chafe on her forehead during the race. (Yarış sırasında yüzücünün gözlükleri alnında bir tahrişe neden oldu.)
  4. The backpacker used a padded strap to prevent chafing on her shoulders. (Sırt çantasını taşırken, omuzlarındaki tahrişi önlemek için dolgulu bir kayış kullandı.)
  5. The athlete applied a bandage to the chafe on his knee before the game. (Oyun öncesi, dizindeki tahrişe bir bandaj uyguladı.)
  6. The hiker’s guidebook warned about the potential for chafing from the hiking boots. (Yürüyüş botlarından kaynaklanabilecek tahriş olasılığı konusunda yürüyüşçü kılavuzu uyardı.)

(Türkçe karşılıklar koyu renkle yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.