Calm İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Calm İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Calm

Calm, Türkçe anlamı sakin olan bir kelimedir. Bir durumun sakin ve sessiz olmasını ifade eder.

İşte 20 örnek cümle:

  1. I try to stay calm in stressful situations. (Stresli durumlarda sakin kalmaya çalışırım.)
  2. The ocean was calm and peaceful. (Deniz sakin ve huzurluydu.)
  3. He spoke in a calm and soothing voice. (O, sakin ve yatıştırıcı bir ses tonuyla konuştu.)
  4. Taking deep breaths can help you feel more calm. (Derin nefes almak sizi daha sakin hissettirebilir.)
  5. She remained calm despite the chaos around her. (Çevresindeki kaosa rağmen sakin kalmayı başardı.)
  6. It’s important to approach problems with a calm and level-headed attitude. (Sorunlara sakin ve aklı başında bir tavırla yaklaşmak önemlidir.)
  7. I felt a sense of calm wash over me as I listened to the music. (Müzik dinlerken üzerimde bir sakinlik hissi oluştu.)
  8. The therapist helped her find a sense of calm through meditation. (Terapist meditasyon yoluyla ona bir sakinlik hissi bulmasına yardımcı oldu.)
  9. She tried to keep her voice calm and steady. (Sesini sakin ve kararlı tutmaya çalıştı.)
  10. The teacher’s calm demeanor helped to diffuse the situation. (Öğretmenin sakin tavrı durumu yatıştırmaya yardımcı oldu.)
  11. The lake was so calm that it reflected the mountains perfectly. (Göl o kadar sakin ki dağları mükemmel bir şekilde yansıttı.)
  12. I find that a calm environment helps me focus better. (Sakin bir ortamda daha iyi odaklanabildiğimi fark ediyorum.)
  13. She took a deep breath to try and calm her nerves. (Sinirlerini yatıştırmak için derin bir nefes aldı.)
  14. The city was surprisingly calm during the early morning hours. (Şehir erken saatlerde şaşırtıcı derecede sakin oldu.)
  15. I always try to approach conflicts with a calm and rational mindset. (Çatışmalara her zaman sakin ve rasyonel bir zihniyetle yaklaşmaya çalışırım.)
  16. The baby’s calm breathing signaled that he was finally asleep. (Bebeğin sakin nefes alışı artık

uyuduğunun işaretini veriyordu.)
17. She looked out at the calm sea and felt a sense of peace wash over her. (Sakin denize baktı ve üzerinde bir huzur hissetti.)

  1. The yoga instructor encouraged the class to find calm and relaxation through their practice. (Yoga öğretmeni, öğrencilerin uygulamaları yoluyla sakinlik ve rahatlama bulmalarını teşvik etti.)
  2. The best way to handle a difficult customer is to remain calm and professional. (Zorlu bir müşteriyle başa çıkmak için sakin ve profesyonel kalmak en iyi yoldur.)
  3. The sound of the rain tapping against the window was surprisingly calming. (Camın üzerindeki yağmurun sesi şaşırtıcı derecede sakinleştiriciydi.)

(Türkçe karşılıkları da parantez içinde belirtilmiştir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.