Calamity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Calamity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Calamity

Calamity kelimesi Türkçe’de “afet, felaket, büyük felaket” gibi anlamlara gelir. Bu kelime genellikle olumsuz olaylar için kullanılır.

İşte bazı örnek cümleler:

1. A severe calamity struck the city last night. (Şehre dün gece ciddi bir felaket vurdu.)
2. The earthquake was a calamity for the entire region. (Deprem, bölgenin tamamı için bir felaket oldu.)
3. The tsunami caused widespread calamity in the coastal towns. (Tsunami, sahil kasabalarında geniş çaplı bir felakete neden oldu.)
4. The war was a calamity for both sides. (Savaş her iki taraf için de büyük bir felaketti.)
5. The hurricane caused great calamity in the city. (Kasırga şehirde büyük bir felakete neden oldu.)
6. The drought was a calamity for the farmers. (Kuraklık, çiftçiler için bir felaketti.)
7. The pandemic was a global calamity. (Salgın, küresel bir felaketti.)
8. The fire was a calamity for the historic building. (Yangın, tarihi bina için bir felaketti.)
9. The flood caused immense calamity in the village. (Sel, köyde büyük bir felakete neden oldu.)
10. The economic crisis was a calamity for the country. (Ekonomik kriz, ülke için bir felaketti.)
11. The assassination of the president was a calamity for the nation. (Başkanın suikastı, ulus için bir felaketti.)
12. The plane crash was a calamity for the families of the victims. (Uçak kazası, kurbanların aileleri için bir felaketti.)
13. The oil spill caused an environmental calamity. (Petrolden sızan kirlilik, çevresel bir felakete neden oldu.)
14. The terrorist attack was a calamity for the entire city. (Terörist saldırı, şehir için bir felaketti.)
15. The famine was a calamity for the people of the region. (Açlık, bölge halkı için bir felaketti.)
16. The explosion at the factory caused a calamity in the neighborhood. (Fabrikadaki patlama, mahallede bir felakete neden oldu.)
17. The volcanic eruption was a calamity for the nearby towns. (Volkanik patlama, yakındaki kasabalar için bir felaketti.)
18. The cyber attack was a calamity for the company’s data security. (Siber saldırı, şirketin veri güvenliği için bir felaketti.)
19. The forest fire caused great calamity for the wildlife. (Orman yangını, yaban hayatı için büyük bir felakete neden oldu.)
20. The chemical spill was a calamity for the health of the workers. (Kimyasal sızıntı, işçilerin sağlığı için bir felaketti.)

Türkçe: Yukarıdaki örnek cümlelerde, “calamity” kelimesi, afet, felaket veya büyük felaket gibi anlamlar içeren

bir olayın vurgulanması için kullanılmıştır. Kelimenin kullanımı, cümlelerin anlamını belirginleştirmek için yapılmıştır.