Bulletin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Bulletin:
Bir bildirim, haber veya duyuru belgesi.
- I received a bulletin from the school about the upcoming parent-teacher conference. (Okuldan gelecek olan veli-öğretmen konferansı hakkında bir bildirim aldım.)
- The company issued a bulletin to all employees regarding the new safety policies. (Şirket, yeni güvenlik politikaları hakkında tüm çalışanlara bir bildiri yayınladı.)
- The church bulletin listed the schedule of upcoming events. (Kilise bülteni, yaklaşan etkinliklerin programını listeledi.)
- The government issued a bulletin warning citizens of an approaching storm. (Hükümet, yaklaşmakta olan bir fırtına hakkında vatandaşları uyarı için bir bildiri yayınladı.)
- The bulletin board in the office is a great place to find information about upcoming meetings. (Ofisteki ilan tahtası, yaklaşan toplantılar hakkında bilgi bulmak için harika bir yerdir.)
- The bulletin posted at the entrance of the park listed the park’s rules and regulations. (Parkın girişinde asılan bülten, parkın kurallarını ve yönetmeliklerini listeledi.)
- The university issued a bulletin regarding the registration process for the upcoming semester. (Üniversite, yaklaşan dönem için kayıt işlemiyle ilgili bir bildiri yayınladı.)
- The bulletin announced the cancellation of the scheduled concert due to bad weather. (Bülten, kötü hava koşulları nedeniyle planlanan konserin iptal edildiğini duyurdu.)
- The bulletin included a reminder to all employees to submit their timesheets by the end of the day. (Bülten, tüm çalışanların günün sonunda saatlerini göndermeleri için bir hatırlatma içeriyordu.)
- The school bulletin featured an article about the new school principal. (Okul bülteni, yeni okul müdürü hakkında bir makaleye yer verdi.)
- The bulletin on the bulletin board was outdated and needed to be replaced. (İlan tahtasındaki bülten eskimişti ve yenisiyle değiştirilmeliydi.)
- The bulletin from the city council announced the opening of a new park in the downtown area. (Belediyenin bildirimi, şehir merkezinde yeni bir parkın açılacağını duyurdu.)
- The church bulletin contained information about the weekly Bible study group. (Kilise bülteni, haftalık İncil çalışma grubu hakkında bilgi içeriyordu.)
- The bulletin from the mayor’s office announced the start of a new recycling program. (Belediye başkanının ofisinden gelen bülten, yeni bir geri dönüşüm programının başladığını duyurdu.)
- The bulletin board was filled with flyers advertising local events and businesses. (İlan tahtası, yerel etkinlikleri ve işletmeleri tanıtan el ilanlarıyla doluydu.)
- The bulletin reminded residents to secure their homes before leaving on vacation. (Bülten, tatil ö
ncesinde evlerini güven altına almaları için sakinlere hatırlatmada bulundu.)
17. The bulletin announced the winners of the school science fair. (Bülten, okul bilim fuarının kazananlarını duyurdu.)
- The company bulletin highlighted the achievements of its employees over the past year. (Şirket bülteni, geçen yıl çalışanlarının başarılarını vurguladı.)
- The bulletin posted in the cafeteria listed the daily lunch specials. (Kafeteryadaki bülten, günlük öğle yemeği özel menülerini listeledi.)
- The bulletin from the police department warned residents of recent car break-ins in the area. (Polis departmanından gelen bülten, bölgedeki son araç hırsızlıkları konusunda sakinleri uyardı.)
Hemen Yorum Yaz