Bring To Light İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bring To Light İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bring To Light Nedir?

Bring to light, bir şeyi açığa çıkarmak, ortaya çıkarmak veya kamuoyuna duyurmak anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

1. Bring to light the facts about the incident.
   (Tartışmalı olay hakkındaki gerçekleri açığa çıkarın.)

2. The report brought to light new evidence.
   (Rapor yeni kanıtları ortaya çıkardı.)

3. We need to bring to light the issues that have been ignored for too long.

(Uzun süredir göz ardı edilen konuları kamuoyuna duyurmalıyız.)

4. The investigation brought to light some uncomfortable truths.
   (İnceleme bazı rahatsız edici gerçekleri ortaya çıkardı.)

5. The documentary brought to light the plight of the refugees.
   (Dökümanter mültecilerin çaresizliğini gündeme getirdi.)

6. The whistleblower brought to light the corruption within the company.
   (İhbarcı şirket içindeki yolsuzlukları açığa çıkardı.)

7. The new evidence brought to light a different perspective on the case.
   (Yeni kanıt dava hakkında farklı bir perspektif ortaya çıkardı.)

8. The journalist’s investigation brought to light the illegal activities of the politician.
   (Gazetecinin araştırması politikacının yasa dışı faaliyetlerini ortaya çıkardı.)

9. The book brings to light the untold story of the war.
   (Kitap savaşın anlatılmayan hikayesini ortaya koyar.)

10. The artist’s work brings to light the beauty of nature.
    (Sanatçının eseri doğanın güzelliğini ortaya çıkarır.)

11. The new report brings to light the devastating effects of climate change.
    (Yeni rapor iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini ortaya koyar.)

12. The documentary brings to light the harsh reality of poverty.
    (Dökümanter yoksulluğun sert gerçeğini gözler önüne serer.)

13. The investigation brings to light the company’s unethical practices.
    (İnceleme şirketin etik olmayan uygulamalarını gündeme getirir.)

14. The discovery brought to light a new species of bird.
    (Keşif yeni bir kuş türünü açığa çıkardı.)

15. The lawsuit brought to

light the company’s illegal activities.
(Dava şirketin yasa dışı faaliyetlerini ortaya çıkardı.)

16. The report brings to light the flaws in the education system.
    (Rapor eğitim sistemindeki kusurları gündeme getirir.)

17. The investigation brought to light the truth about the politician’s past.
    (İnceleme politikacının geçmişiyle ilgili gerçeği ortaya çıkardı.)

18. The research brings to light the benefits of meditation.
    (Araştırma meditasyonun faydalarını ortaya koyar.)

19. The journalist’s article brought to light the dangers of plastic pollution.
    (Gazetecinin makalesi plastik kirliliğinin tehlikelerini ortaya çıkardı.)

20. The documentary brings to light the importance of preserving endangered species.
    (Dökümanter nesli tükenmekte olan türlerin korunmasının önemini gözler önüne serer.)

(Türkçe çevirileri de kalın yazı stilinde belirtilmiştir.)