Bridge İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bridge İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bridge (Köprü)

Bridge kelimesi Türkçede köprü anlamına gelir. Köprüler genellikle iki nokta arasındaki mesafeyi kısaltmak veya iki kara parçasını birleştirmek için kullanılır.

1. We crossed the bridge to get to the other side of the river. (Nehrin diğer tarafına geçmek için köprüyü geçtik.)
2. The Golden Gate Bridge in San Francisco is a famous tourist attraction. (San Francisco’daki Golden Gate Köprüsü ünlü bir turistik yerdir.)
3. The bridge collapsed due to heavy rainfall. (Köprü aşırı yağış nedeniyle çöktü.)
4. The bridge was too narrow for two cars to pass at the same time. (Köprü iki aracın aynı anda geçmesi için çok dar.)
5. The bridge connects the old town to the new city center. (Köprü, eski şehri yeni şehir merkezine bağlar.)
6. The bridge was built in the 19th century. (Köprü 19. yüzyılda inşa edildi.)
7. The bridge swayed in the wind. (Köprü rüzgarın etkisiyle sallandı.)
8. The bridge was closed for maintenance. (Köprü bakım nedeniyle kapalıydı.)
9. We walked across the bridge and enjoyed the beautiful view. (Köprüyü yürüyerek geçtik ve güzel manzaranın tadını çıkardık.)
10. The bridge was named after a famous architect. (Köprü ünlü bir mimarın adını taşıyor.)
11. The bridge was illuminated with colorful lights at night. (Köprü gece renkli ışıklarla aydınlatıldı.)
12. The bridge was too high for me to look down. (Köprü bana bakmak için çok yüksekti.)
13. The bridge was the only way to reach the other side of the canyon. (Köprü, kanyonun diğer tarafına ulaşmanın tek yoluydu.)
14. The bridge was designed to withstand strong winds and earthquakes. (Köprü güçlü rüzgarlar ve depremlere dayanacak şekilde tasarlandı.)
15. The bridge was closed to traffic due to a protest. (Köprü, bir protesto nedeniyle trafiğe kapatıldı.)
16. The bridge had a toll booth where drivers had to pay to cross. (Köprüde sürücülerin geçmek için ödeme yapmaları gereken bir gişe vardı.)
17. The bridge spanned across the entire river. (Köprü, nehrin tamamını kaplayacak şekilde uzanıyordu.)
18. The bridge was damaged in a storm and needed repairs. (Köprü, bir fırtınada hasar gördü ve tamir edilmeye ihtiyaç duydu.)
19. The bridge was a popular spot for taking photos. (Köprü fotoğraf çekmek için popüler bir noktaydı.)
20. The bridge was the scene of a famous scene in a movie. (Köprü bir filmin ünlü bir sahnesinin geçtiği yerdi.)

Bridge (Köprü) – Devamı

21. The bridge was built by a team of skilled engineers. (Köprü, becerikli mühendislerden oluşan bir ekip tarafından inşa edildi.)
22. The suspension bridge was supported by steel cables. (Asma köprü, çelik kablolarla destekleniyordu.)
23. The bridge was closed temporarily for a parade. (Köprü geçici olarak bir geçit için kapatıldı.)
24. The bridge was a crucial link in the transportation network. (Köprü, ulaşım ağındaki hayati bir bağlantıydı.)
25. The bridge was designed to accommodate both pedestrians and vehicles. (Köprü, yayaları ve araçları ağırlamak için tasarlandı.)
26. The bridge had a weight limit to prevent damage. (Köprü hasarı önlemek için bir ağırlık sınırına sahipti.)
27. The bridge had a drawbridge section that could be raised to allow boats to pass through. (Köprü, teknelerin geçmesine izin vermek için kaldırılabilen bir açılır-kapanır bölüme sahipti.)
28. The bridge had a toll-free day on national holidays. (Köprü, milli bayramlarda ücretsiz geçiş günleri düzenliyordu.)
29. The bridge was a symbol of unity between two neighboring countries. (Köprü, iki komşu ülke arasındaki birliği simgeliyordu.)
30. The bridge had a pedestrian walkway on one side and a bicycle lane on the other. (Köprüde bir tarafta yaya yolu, diğer tarafta bisiklet yolu vardı.)