Brandy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Brandy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Brandy İle İlgili İngilizce Cümleler

Brandy: Bir tür alkollü içki olan “brandi” kelimesinin İngilizce yazılışıdır.

Örnek cümleler:

  1. I prefer brandy over whiskey. (Viski yerine brandy tercih ederim.)
  2. Brandy is usually aged in oak barrels. (Brandy genellikle meşe fıçılarda olgunlaştırılır.)
  3. She sipped her brandy slowly while enjoying the view. (Manzarayı seyrederken yavaşça brandy’sini yudumladı.)
  4. Brandy is a popular after-dinner drink. (Brandy, yemekten sonra popüler bir içkidir.)
  5. He poured a generous amount of brandy into his glass. (Camına cömertçe brandy döktü.)
  6. Brandy is often used in cooking to add flavor to sauces. (Soslar için lezzet katmak için sıkça brandy kullanılır.)
  7. She had a small glass of brandy to calm her nerves. (Sakinleşmek için küçük bir kadeh brandy içti.)
  8. Brandy has a rich, amber color. (Brandy, zengin, kehribar rengine sahiptir.)
  9. He swirled the brandy in his glass before taking a sip. (Bir yudum almadan önce camındaki brandy’yi karıştırdı.)
  10. Brandy is often paired with dark chocolate for a delicious dessert. (Lezzetli bir tatlı için genellikle brandy, bitter çikolata ile eşleştirilir.)
  11. She added a splash of brandy to her coffee for a little extra kick. (Kahvesine biraz daha canlılık katmak için küçük bir miktar brandy ekledi.)
  12. Brandy can be enjoyed neat or mixed in cocktails. (Brandy, tek başına veya kokteyllerde karıştırılarak içilebilir.)
  13. The brandy was aged for several years, giving it a smooth flavor. (Brandy, birkaç yıl boyunca olgunlaştırıldığı için pürüzsüz bir lezzete sahipti.)
  14. They toasted to their success with glasses of brandy. (Başarılarına brandy’li kadehler kaldırdılar.)
  15. Brandy is typically made from grapes or other fruit. (Brandy genellikle üzümden veya diğer meyvelerden yapılmaktadır.)
  16. The bartender mixed brandy with lemon juice and sugar to make a delicious cocktail. (Barmen, lezzetli bir kokteyl yapmak için brandy’yi limon suyu ve şekerle karıştırdı.)
  17. She poured a little brandy on the steak to give it a unique flavor. (Steak’e benzersiz bir lezzet katmak için küçük bir miktar brandy döktü.)
  18. Brandy is often associated with sophistication and luxury. (Brandy, genellikle sofistike ve lüksle ilişkilendirilir.)
  19. He enjoyed a cigar and a glass of brandy after a long day at work. (Uzun bir iş

günün ardından, bir puro ve bir kadeh brandy’nin tadını çıkardı.)
20. Brandy is best served at room temperature or slightly warmed. (Brandy, oda sıcaklığında veya hafif ısınmış olarak servis edilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.