Brandish İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Brandish İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Brandish

Brandish, Türkçe anlamı ile “sallamak, savurmak” anlamına gelir. Aşağıda, “brandish” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle bulunmaktadır:

  1. The protestors brandished their signs and shouted slogans. (Protestocular pankartlarını sallayıp sloganlar attılar.)
  2. The thief brandished his knife and demanded money. (Hırsız bıçağını savurdu ve para istedi.)
  3. The knight brandished his sword and charged towards the enemy. (Şövalye kılıcını sallayarak düşmanın üzerine yürüdü.)
  4. The conductor brandished his baton and the orchestra began to play. (Orkestra şefi sopasını salladı ve orkestra çalmaya başladı.)
  5. The dancer brandished her scarf as she performed. (Dansçı performansı sırasında atkısını salladı.)
  6. The angry driver brandished his fist at the other driver. (Öfkeli sürücü diğer sürücüye yumruğunu salladı.)
  7. The madman brandished a gun in the crowded street. (Deli adam kalabalık caddede silahını savurdu.)
  8. The magician brandished his wand and cast a spell. (Sihirbaz asasını salladı ve büyü yaptı.)
  9. The cook brandished his knife while chopping vegetables. (Aşçı sebzeleri doğrarken bıçağını salladı.)
  10. The cheerleaders brandished their pom-poms and cheered for their team. (Cheerleader’lar pompomlarını sallayarak takımlarına destek verdiler.)
  11. The wrestler brandished his championship belt after winning the match. (Güreşçi maçı kazandıktan sonra şampiyonluk kemerini salladı.)
  12. The pirate brandished his cutlass and ordered his crew to attack. (Korsan kılıcını savurdu ve mürettebatına saldırmalarını emretti.)
  13. The conductor brandished his hand and the choir began to sing. (Koro şefi elini salladı ve koristler şarkı söylemeye başladı.)
  14. The football player brandished his helmet after scoring a touchdown. (Futbol oyuncusu touchdown attıktan sonra kaskını salladı.)
  15. The protestors brandished the flag of their country as they marched. (Protestocular yürürken ülkelerinin bayrağını salladılar.)
  16. The warrior brandished his shield and defended his comrades. (Savaşçı kalkanını sallayarak arkadaşlarını savundu.)
  17. The bullfighter brandished his cape and dodged the bull’s charge. (Boğa güreşçisi matador, örtüsünü sallayarak boğanın saldırısından kaçtı.)
  18. The singer brandished her microphone and belted out a song. (Şarkıcı mikrofonunu salladı ve şarkı söyledi.)
  19. The acrobat brandished his batons and performed a thrilling routine. (Akrobat

akrobat sopalarını sallayarak heyecan verici bir numara yaptı.)
20. The police officer brandished his badge and identified himself. (Polis memuru rozetini salladı ve kendini tanıttı.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. Protestocular pankartlarını sallayıp sloganlar attılar.
  2. Hırsız bıçağını savurdu ve para istedi.
  3. Şövalye kılıcını sallayarak düşmanın üzerine yürüdü.
  4. Orkestra şefi sopasını salladı ve orkestra çalmaya başladı.
  5. Dansçı performansı sırasında atkısını salladı.
  6. Öfkeli sürücü diğer sürücüye yumruğunu salladı.
  7. Deli adam kalabalık caddede silahını savurdu.
  8. Sihirbaz asasını salladı ve büyü yaptı.
  9. Aşçı sebzeleri doğrarken bıçağını salladı.
  10. Cheerleader’lar pompomlarını sallayarak takımlarına destek verdiler.
  11. Güreşçi maçı kazandıktan sonra şampiyonluk kemerini salladı.
  12. Korsan kılıcını savurdu ve mürettebatına saldırmalarını emretti.
  13. Koro şefi elini salladı ve koristler şarkı söylemeye başladı.
  14. Futbol oyuncusu touchdown attıktan sonra kaskını salladı.
  15. Protestocular yürürken ülkelerinin bayrağını salladılar.
  16. Savaşçı kalkanını sallayarak arkadaşlarını savundu.
  17. Boğa güreşçisi matador, örtüsünü sallayarak boğanın saldırısından kaçtı.
  18. Şarkıcı mikrofonunu salladı ve şarkı söyledi.
  19. Akrobat sopalarını sallayarak heyecan verici bir numara yaptı.
  20. Polis memuru rozetini salladı ve kendini tanıttı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.