Bough İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bough İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bough (Dal)

Bough, ağaçların ana gövdesinden uzanan büyük bir dal parçasını ifade eder.

  1. The boughs of the tree were heavy with fruit. (Ağacın dalları meyveyle doluydu.)
  2. A robin perched on a bough and sang sweetly. (Bir küçük kırlangıç dalda kondu ve tatlı bir şekilde öttü.)
  3. The squirrel leapt from bough to bough. (Sincap dal üzerinden dalına sıçradı.)
  4. The bough creaked loudly under the weight of the snow. (Karın ağırlığı altında dal gürültülü bir şekilde çıtırdadı.)
  5. We sat under the boughs of the old oak tree. (Eski meşe ağacının dalları altında oturduk.)
  6. The cat climbed up the bough to reach the bird’s nest. (Kedi, kuş yuvasına ulaşmak için dala tırmandı.)
  7. The storm winds broke off several boughs from the trees. (Fırtına rüzgarları, ağaçların birkaç dalını kırdı.)
  8. The children built a treehouse in the boughs of a tall tree. (Çocuklar, yüksek bir ağacın dalları arasında bir ağaç evi inşa ettiler.)
  9. The boughs swayed in the breeze. (Dallar, esintide sallandı.)
  10. The apple picker reached up and plucked a ripe apple from the bough. (Elma toplayıcısı yukarı uzandı ve olgun bir elma dalından koparıldı.)
  11. The boughs cast a cool shade over the picnic area. (Dallar, piknik alanı üzerine serin bir gölge attı.)
  12. The boughs of the tree were decorated with twinkling Christmas lights. (Ağacın dalları, parlayan Noel ışıklarıyla süslenmişti.)
  13. The carpenter used a saw to trim the boughs of the tree. (Marangoz, ağacın dallarını kesmek için testere kullandı.)
  14. The boughs were covered in blossoms in the spring. (Baharın gelmesiyle dallar çiçek açtı.)
  15. The hikers rested under the boughs of a shady tree. (Yürüyüşçüler gölgeli bir ağacın dalları altında dinlendiler.)
  16. The boughs of the tree rustled in the wind. (Ağacın dalları, rüzgarın hışıltısıyla çıtırdadı.)
  17. The monkey swung from bough to bough in the jungle. (Maymun, ormanda dal üstünde dala sallandı.)
  18. The boughs of the tree were so heavy with snow that they bent down to the ground. (Ağacın dalları karın ağırlığı altında o kadar ağırdı ki yere doğru eğildiler.)
  19. The woodcutter used an axe to chop off the boughs of the tree. (Oduncu, ağacın dallarını kesmek için bir balta kulland
  1. The artist painted a beautiful landscape with a tree bough in the foreground. (Sanatçı, önde bir ağaç dalı olan güzel bir manzara resmi yaptı.)

Türkçe Karşılığı ile Bough İle İlgili Cümleler

Bough kelimesi Türkçede “dal” anlamına gelir. Aşağıda, bough kelimesi kullanılarak hazırlanmış 20 örnek cümle Türkçe karşılıklarıyla birlikte verilmiştir:

  1. Ağacın dalları meyveyle doluydu.
  2. Bir küçük kırlangıç dalda kondu ve tatlı bir şekilde öttü.
  3. Sincap dal üzerinden dalına sıçradı.
  4. Karın ağırlığı altında dal gürültülü bir şekilde çıtırdadı.
  5. Eski meşe ağacının dalları altında oturduk.
  6. Kedi, kuş yuvasına ulaşmak için dala tırmandı.
  7. Fırtına rüzgarları, ağaçların birkaç dalını kırdı.
  8. Çocuklar, yüksek bir ağacın dalları arasında bir ağaç evi inşa ettiler.
  9. Dallar, esintide sallandı.
  10. Elma toplayıcısı yukarı uzandı ve olgun bir elma dalından koparıldı.
  11. Dallar, piknik alanı üzerine serin bir gölge attı.
  12. Ağacın dalları, parlayan Noel ışıklarıyla süslenmişti.
  13. Marangoz, ağacın dallarını kesmek için testere kullandı.
  14. Baharın gelmesiyle dallar çiçek açtı.
  15. Yürüyüşçüler gölgeli bir ağacın dalları altında dinlendiler.
  16. Ağacın dalları, rüzgarın hışıltısıyla çıtırdadı.
  17. Maymun, ormanda dal üstünde dala sallandı.
  18. Ağacın dalları karın ağırlığı altında o kadar ağırdı ki yere doğru eğildiler.
  19. Oduncu, ağacın dallarını kesmek için bir balta kullandı.
  20. Sanatçı, önde bir ağaç dalı olan güzel bir manzara resmi yaptı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.